“ERDOĞAN ATATÜRK’TEN DAHA FAZLA SEVİLİYOR!”  
"15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü" etkinlikleri kapsamında Manisa CBÜ tarafından düzenlenen "Türkiye'de Darbeler ve 15 Temmuz Darbe Girişimi" konulu panel, Kültür Merkezi Lale Salonunda gerçekleştirildi. Panelin moderatörü Prof. Dr. Muzaffer Tepekaya, “Bugün Recep Tayyip Erdoğan, bizim milletimiz tarafından Gazi Mustafa Kemal Atatürk kadar sevilmektedir, belki daha da fazla!” dedi. Profesörün bu garip karşılaştırmayı neden yaptığı anlaşılamadı. Manisa CBÜ ise haberi servis ederken “belki daha da fazla!” ifadelerini haber metninden çıkardı.
Manisa CBÜ tarafından organize edilen "Türkiye'de Darbeler ve 15 Temmuz Darbe Girişimi" konulu panelde skandal ifadeler tepki çekti. Panelin moderatörü Prof. Dr. Muzaffer Tepekaya, “Bugün Recep Tayyip Erdoğan, bizim milletimiz tarafından Gazi Mustafa Kemal Atatürk kadar sevilmektedir, belki daha da fazla!” diyerek salondakileri şaşırttı. Açıklamalar tepki çekerken panele de gölge düşürdü. Prof. Dr. Muzaffer Tepekaya’nın bu karşılaştırmayı neden yaptığı ve bu kanıya nasıl vardığı ise merak konusu oldu.   
"15 Temmuz Fotoğraf Sergisi" açılışının ardından başlayan panele; Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Manisa Milletvekili Murat Baybatur, Garnizon Komutanı Alb. Güven Dere, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, Rektör Prof. Dr. A. Kemal Çelebi, Şehzadeler Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu, İl Jandarma Komutanı Jan. Alb. Özcan Kaplan, İl Emniyet Müdürü Fevzi Bilgiç, Şehzadeler Belediye Başkanı Ömer Faruk Çelik, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Bilal Gümüş ve Prof. Dr. Birol Kovancılar, Yunusemre Belediye Başkan Yardımcısı Şule Uygur, il müdürleri, öğretim üyeleri, idari personel ve Manisalılar katıldı.
Panel, Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanan 15 Temmuz belgeselinden kısa bir kesitin sunulması ile başladı.
ÇELEBİ: "BU MİLLETİ YOK ETME TEŞEBBÜSÜ”
Panelin açılış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. A. Kemal Çelebi, 15 Temmuz 2016'da Türk Devletinin tarihinin en ağır saldırılarından biriyle karşı karşıya kaldığını belirterek, "Biz 15 Temmuz'u her ne kadar bir darbe girişimi olarak değerlendirsek de 15 Temmuz sıradan ve klâsik bir darbe girişimi değildir. Biz Cumhuriyet Döneminde bu darbeleri hep birlikte yaşadık. Fakat 15 Temmuz bunun ötesinde bir şeydir. Bu bir saldırı, bu bir işgal girişimi ve hatta bunun ötesinde Türk Devletini, milletini, onun değerlerini, onun medeniyet iddiasını, mefkûresini yok etme girişimidir. Sıradan bir girişim değildir. 15 Temmuz'u bu çerçevede ele alırsak ve değerlendirirsek daha doğru olur.Şu aşamada çok ciddi ve sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz. Bölgemizde ve dünyada ciddi gelişmeler var. Dolayısıyla bize lazım gelen şey; birliğimizi, beraberliğimizi ve kardeşliğimizi muhafaza etmektir. Bu darbe teşebbüsünü; sosyolojik, siyasi ve tarihsel boyutlarıyla, soğukkanlı bir biçimde, bilimsel çağrışımla değerlendirmek durumundayız" dedi.
TEPEKAYA: " 36 PADİŞAHIN 12'Sİ DARBEYLE İNDİRİLMİŞTİR.”
Panelin moderatörlüğünü yapan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muzaffer Tepekaya Türkiye'nin darbe kuşağında yer aldığını dile getirerek, "Bunu tarihimize dayanarak söylüyorum. Osmanlıdan günümüze kadar tarihimize baktığımızda pek çok darbe, darbe girişimi ve isyanların olduğunu görüyoruz. Osmanlı Devletinde ilk darbe, Fatih Sultan Mehmet'e karşı yapılmıştır. Yeniçeriler Fatih'i yaşından da istifade ederek, küçük yaşta tahta çıkması nedeniyle tahttan indirmişlerdir. Fatih tahta geçtikten sonra, yeniçeri ağası başta olmak üzere darbeye öncülük eden herkesin cezasını vermiştir. Maalesef 36 Osmanlı padişahının 12'si darbeyle indirilmiştir.” dedi.
SELVİ: "15 TEMMUZ; BİZE KENDİSİNE GÜVENEN BİR GENÇLİK İNŞASINI FISILDIYOR"
Sakarya Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Selvi, "Dakika Dakika 15 Temmuz Darbe Günlüğü" konulu konuşmasında, "15 Temmuz, bizlere bir taraftan acı ve hüznü hatırlatıyor; bir taraftan da geleceğe dair sevinç ve umutlarımızı kabartıyor. Anadolu'daki Türk İslam Devleti, tarihi içerisinde kendi içinden çıkan bir grubun kendi insanlarına bu kadar acımasızca saldırdığı, ihanet ettiği başka bir tehditle karşılaşmamıştır. Türk İslam Devletleri bu coğrafyada birçok işgal ve isyanı yaşadı. Ancak bunlardan hiçbirisi 15 Temmuz'da yaşadığımız kadar acı ve hüzün vermedi. Henüz birinci yılındayız ve bunun kontrollü bir darbe olduğuyla ilgili iddialar, hem içerde hem dışarda karşımıza çıkmaktadır. 249 şehidin ve 2000'den fazla gazimizin olması da ayrıca hüzün ve acı veriyor. Zira bu darbe teşebbüsü, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin resmi müesseselerine karşı yapılmış bir darbedir. Birliğimizi ve beraberliğimizi 15 Temmuz üzerine inşa etmek zorundayız. Bir taraftan düşünüldüğünde, içimizde 40 yıldan beri yapılanan bir pisliğin temizlenmesi, bizim adımıza sevindirici bir gelişmedir. " dedi.
SİNAN CİHAN’DAN UYARI
Manisa İl Müftüsü Sinan Cihan "Darbeler ve Din" konulu konuşmasında, Diyanet İşleri Başkanlığının 3-4 Ağustos 2016 tarihlerinde, Din Şurası üyelerini olağanüstü toplantıya davet ederek Ankara'da Olağanüstü Din Şurası gerçekleştirildiğini belirtti. Din Şurasında oluşan, ulusal ve uluslararası düzeyde kamuyla paylaşılan kanaat ve görüşlerden bir kısmını tekrar dikkatlere sundu.
Bu tür dini görünümlü yapıların toplumu bir kez daha aldatmasına fırsat vermeme adına; her seviyede din eğitim ve öğretim anlayışının gözden geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Cihan, "Bu toplumun her ferdinde Kur'an boşluğu vardır. Bu toplumun her ferdine Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s)'in hayatı yeterli ölçüde öğretilmelidir. Müslümanların ibadetlerini topluca ifa edebilecekleri mekânların mescit ve camiler olduğunu özellikle vurgulamak istiyorum. Hiç kimse, meşrep ve mezhep farklılığı adına caminin dışında ibadet yeri edinmemeli, sohbet adı altında caminin alternatifi kabul edilebilecek hiçbir mekânda buluşmamalıdır. Eğer başka yerlerde buluşmak istiyorsak, bu mutlaka camilerde bir araya geldikten sonra gideceğimiz mekânlar olmalıdır. " diye konuştu.
ATAR: "SÖZ KONUSU VATANSA GERİSİ TEFERRUATTIR"
"15 Temmuz Darbe Girişiminde Manisa'da Yaşananlar" konulu konuşmasına, 15 Temmuz gecesi Manisa'da camilerden salâların okunması ve halkın sokağa çıkma görüntülerden oluşan videoyu izleterek başlayan MCBÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zafer Atar, "Salâ, bayrak ve ezan, bunlar bağımsızlığın yegâne temsilcileridir. 15 Temmuz gecesi Türk tarihine kara bir leke olarak geçecektir. Türk milleti karşı karşıya kaldığı bu alçaklığı, bu ihaneti bertaraf etmeyi başarmıştır. Tabii tüm bunların gerçekleşmesinde Sayın Cumhurbaşkanımızın halkı sokağa davet etmesi, onun cesaret ve dirayeti oldukça önemlidir" dedi.
TEPKİ ÇEKEN ATATÜK-ERDOĞAN KARŞILAŞTIRMASI
Panelin bir değerlendirmesini yapan Panel Moderatörü Prof. Dr. Muzaffer Tepekaya, "Hiç şüphesiz 15 Temmuz'da yapılan mücadele, bir istiklâl ve istikbâl mücadelesidir, bir milli mücadeledir. Bugün Recep Tayyip Erdoğan, bizim milletimiz tarafından Gazi Mustafa Kemal Atatürk kadar sevilmektedir belki daha da fazla! Bu, halkın liderine inanması ile izah edilebilir. Ben Mithat Cemal Kuntay'ın 'Mehmet Akif' kitabını özellikle getirdim. Orada kısa bir anektod var. Mithat Cemal Kontay Mehmet Akif'e İstiklal Marşı'nı yazdıktan sonra soruyor: "Akif, sen Çanakkale Savaşları döneminde de şiirler yazdın ama o şiirlerinde kurtuluştan bu kadar emin değildin" diyor. Akif de, "Başımızdaki lideri kim görse inanırdı" diye cevap veriyor. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan da, "Biz canımızla, kefenimizle yola çıktık" dedi ve bu millet ona inandı, bu darbeyi engelledi.  Bu millet liderine inanınca peşinden gidiyor ve geleceğe böyle güzel bir miras bırakıyor. Gazilerimizi saygıyla, şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Onları unutmadık, unutmayacağız ve unutturmayacağız" diye konuştu. 
Tepekaya’nın bu sözleri tepki çekti. Profesörün neden böle bir karşılaştırma yaptığı anlaşılmazken, CBÜ basın birimi de haberi servis ederken “belki daha da fazla!” ifadelerini haber metninden çıkardı.  
Panel, Moderatör Prof. Dr. Muzaffer Tepekaya ile panelistler Prof. Dr. Haluk Selvi, Sinan Cihan ve Doç. Dr. Zafer Atar'a teşekkür belgelerinin takdim edilmesi ile sona erdi.