AMBULANSA SEVİNEN BİR ŞEHİRDİK…
Eskiden şehre alınan bir ambulansa seviniyorduk. Şimdi 560 yataklı dev hastanenin imza töreni bize sıradan bir haber gibi geliyor. Bunu İstanbul’da gerçekleştirilen ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Sağlık Bakanı ve bazı bakanların da katıldığı törenin ardından bir kez daha fark ettim. O kadar hastane ve benzeri tesis yapıldı ki artık temel atma trenleri, dev ihaleler sıradanlaştı.
Yiğidi öldürmeden hakkını teslim edelim. Yiğit öldükten sonra hakkını teslim etsen ne olur? Ak Parti sağlık alanında çok doğru işler yaptı. Bunu ısrarla görmeyenler var. Hatta görenlere de “niye gördün” diye kızıyorlar. Birazcık vicdan ki yok, iki de göz varsa yapılanları görürsünüz.
560 yataklı şehir hastanesi ve Merkez Efendi Devlet Hastanesi bahçesine TOKİ tarafından yapılması planlanan 400 yataklı hastane… Toplam 1000 yatak demek. Şehir büyüyor, nüfus artıyor. 2000’li yıllardan önceki ivme devam etmiş olsaydı şuan Merkez Efendi Devlet Hastanesi hala eski SSK olarak yerinde sayıyor olacaktı. Hastalar üst üste binmiş, gürültü patırdı, koridorlar tıklım tıklım bir tablo olurdu muhtemelen. Şimdi durum farklı. Hastane ufak tefek eksiklerine rağmen geçmişte o skandal görüntüden kurtulmuş, nezih bir devlet hastanesi kimliğine kavuşmuş. Başhekim Sakıp Eskicioğlu’nu ve daha önce görev yapan başhekimler bu işe kafa yormuş, Sağlık Bakanlığı da sistemi değiştirmiş, destek olmuş. Böylece bize eskiden bol bol haberlerin çıktığı SSK gitti yerine Merkez Efendi geldi.
Bir zamanlar bir ambulansa çocuk gibi sevinen bu şehir bugün 560 yataklı dev bir sağlık tesisine kavuşurken sadece tebessüm ediyor.
İnanılmaz bir değişim bu!
Manisa’da hastaneler dört dörtlük mü? Elbette değil. CBÜ Tıp Fakültesi Hastanesi hasta trafiğine cevap veremez durumda. Manisa Devlet Hastanesi’nde bazı birimlerin doktor sayısı yetersiz. İnsanlar gece sıra almak için kuyruğa giriyor. Devlet Hastanesi Yöneticisi Dr.Süleyman Souksu ve Başhekim Op. Dr. Mazhar Eserdağ sorunu çözmek için neredeyse her yolu deniyorlar. Bir çaba var. Ancak bu hastaneler belli bir fiziki kapasiteye sahip. Sağlık sektörü hataya, suistimale ve eleştiriye çok kolay maruz kalan bir alan. Olumsuz tarafından bakıp yerle bir edebiliriz onları. Ancak o kadar çok doğru iş var ki teraziye koyduğunuzda doğrular kiloyla yanlışlar veya eksikler gramla ölçülüyor. Bu sorunun kökten çözümü şehir hastanesi açıldığında sağlanmış olacak. Hedef bu. Umarım hiçbir sıkıntı yaşanmadan Manisa’mız, Manisalı bu dev tesise bir an evvel kavuşur.
İnsan hayatının devamında en önemli unsur hiç şüphesiz sağlıktır. Sonra diğerleri… Eğer sağlığınız bozuksa hayatta hiçbir şeyin tadı tuzu olmaz. Bu bağlamda yapılan dev yatırımlar, hastaneler, sağlık ocakları, diş hastanelerinin Manisa için ve bu şehrin sınırları içinde yaşayan 1 milyon 300 bini aşkın insan için çok büyük önemi var. 20’li yaşlardaki gençlerimiz bilmezler. Bu da doğaldır. Kriz görmediler, devalüasyon nedir bilmiyorlar, yaşamadılar çünkü. Gördükleri enflasyon enflasyon değil. Yüzde 60’ı yaşamadan anlamaları mümkün değil. 35-40’lı yaşlardaki vatandaşlar, görüşü ne olursa olsun SSK ile Merkez Efendi arasındaki farkın farkında. En can alıcı nokta bu! Seçimlerin kaderini etkileyen detay da burada…
Keşke bu değişim son 10 yılda değil son 50-60 yılda gerçekleşmiş olsaydı. Ülkemiz ve Manisa çok farklı bir noktadaydı belki. Ama olmadı. Türkiye maalesef devalüasyonlar, enflasyonlar ve darbe girişimlerinin gölgesinde debelenip durdu.
Vatandaş Ak Parti’nin, Ak Partililer’in kaşına gözüne hayran olduğu için değil, mevcutlar içinde en iyisi olduğunu düşündüğü için oy veriyor. Daha iyi bir alternatif çıktığı an Ak Parti gider başkası gelir.
Yani çalışan kazanır elması kızarır.