Politika

BERK MERSİNLİ: “Ben de olsam o mobilyaları kullanmak istemezdim”

Yunusemre Belediyesi’nin Mayıs Ayı Olağan Meclis toplantısında gündem maddelerinden sonra yapılan dilek ve temenniler konuşmasında söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Berk Mersinli, önceki dönem AK Partili belediye başkanı Mehmet Çerçi’nin gündemdeki makam odasıyla ilgili olarak “Oda, şatafatından öte Mehmet Beyin fıtratının eseri. Aday olup seçilseydim belki ben de odanın mobilyalarını kullanmak istemeyebilirdim" dedi.

Abone Ol

Yunusemre Belediyesi’nin olağan Mayıs Ayı Meclis toplantısı Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban başkanlığında Millet Çarşısı Etkinlik Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıda toplam 26 gündem maddesi görüşüldü. 

MERSİNLİ'DEN MAKAM ODASI ÇIKIŞI 
Toplantıda gündem maddelerinin görüşülmesinin ardından dilek ve temenniler konuşmasında söz alan Yunusemre Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Berk Mersinli, günlerdir Türkiye’nin gündeminde olan önceki dönem AK Partili Belediye Başkanı Mehmet Çerçi’nin şatafatlı odasıyla ilgili açıklamalarda bulundu. 

AK Partili Mersinli yaptığı konuşmada, Çerçi’nin odasını kendisinin de şatafatlı bulduğunu dile getirerek şöyle konuştu: “Halkın teveccühü ile belediye başkanı oldunuz. İnşallah başarılı olacaksınız. Bunu ilk meclis toplantımızda da söylemiştik. Burada yapılan hizmetlerin başarıya ulaşması bu kentte yaşayan bir birey olarak işlerin güzel ya da olumsuz gitmesi bizi de etkiliyor. Bir dönem önce kurucu belediye başkanımız Dr. Mehmet Çerçi’ydi. Taş üstüne taş koyandan Allah razı olsun. Güzel hizmetler de yaptı, insanların takdirini kazandığı işler oldu. Belki fıtratı gereği yanlış anlaşılmaları da olmuştur. Kendisi bir savunma açıkladı. Oda şatafatından öte birazcık fıtratının eseri. Aday olup seçilseydim belki ben de odanın mobilyalarını kullanmak istemeyebilirdim. Ben şatafat merakından öte belli bir yaşa gelmiş, biraz da odayı kendine ait hissetmiş. Seçimle gelen seçimle gider. Mehmet Abi belki bunu görmezden gelip tekrar seçilerek odada hizmet vereceğini düşünmüş. Kendine ait evinde, işyerinde olabilir ama Mehmet Çerçi’nin şatafat merakından öte bunun bir eseri olduğunu düşünüyorum. Bu konuda da bir uzlaşıyla İnşallah Türkiye gündeminden düşeriz. Mehmet Çerçi de birçok insanın hayatına dokundu. Siyaseten kol kola girdiğimiz zamanlar oldu. Bu şehrin birikimli, hizmet etmiş insanlarını toplum karşısında rencide etmek, savunma mekanizmasını elinden almak bazen doğru olmuyor. Bir yerde artık normalleşmek lazım. Bu da bir başkan olarak size aittir diye düşünüyorum.”

GECE YARISI KESİLEN FATURALARLA İLGİLİ “USULE UYGUN DEĞİL” DEDİ. 
Konuşmasının devamında 31 Mart tarihindeki Mahalli İdareler Seçimlerinin gecesi AK Partili Belediye tarafından gece yarısı kesilen faturalarla ilgili de düşüncelerini dile getiren AK Partili Mersinli sözlerini şöyle sonlandırdı: “Fatura konusuna da doğrudur yanlıştır demiyorum ama bir kere işler doğru gitse gece fatura kesilmez. Bu iş oturulur, konuşulur; 2-3 hafta öncesinden faturalar kesilir. Nakdi ödemeler yapılır. Burada da Çerçi Başkan sorumluluğu alıp savunma mekanizması geliştirdi belki ama ondan öte buradaki sistemin sıkıntılı işlediğini gösterir. Keşke böyle olmamış olsaydı. Gece fatura doğru da, hukuki de olsa usul esastan önce gelir. Usule uygun değil. Belirli şeyleri kamuoyuyla paylaştınız. Bunlarla ilgili sıkıntılı bir süreç varsa kesinlikle sıkıntının arkasında olmayız. Hukuka havale etmek kesinlikle en hayırlısı olur.”

“YAPILAN YÖNETİMSEL YANLIŞLARDIR”
AK Partili Mersinli’nin açıklamalarına karşı düşüncelerini ifade eden Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban ise, yapılan hataları AK Parti camiasına mal etmediklerinin altını çizerek şöyle konuştu: “Berk başkanımızın yapıcı yaklaşımlarına teşekkür ediyorum. Ama biz de bu konuda yapıcıyız. Eleştirilerimizi AK Parti camiasına mal etmiyorum. Hiçbir AK Parti seçmenimize ve o büyük camiaya bir eleştirimiz yok. Yapılan yönetimsel yanlışlardır. Her konuşmamda altını çizdim. İnceleyebilirsiniz. Asla bir camiaya saygısızlık yapmam. MHP de, AK Parti de İyi Parti de bütün partiler saygın camiadır. O nedenle yapılan yanlışlar kişilere özeldir. Bütün siyasi partilere saygım sonsuzdur. Demokrasinin gereğidir bu. Yanlış, yanlışı yapan kişiden hesap sorulmalıdır. Biz bu saatten sonra artık bunlarla ilgilenmeyip hep birlikte Yunusemre’ye nasıl katkı yaparız diye düşünmeye başlayacağız. Bu ülkenin kutuplaşmaya değil kucaklaşmaya ihtiyacı var. Bu ülkenin kavgaya değil, toplumsal barışa ihtiyacı var.”