DEMİR YOLU ŞEHİR DIŞINA TAŞINMALIDIR
Barbaroslular son bir ay içinde 2 tren kazasına, 2 insanın ölümüne tanıklık etti. 4 Ekim’de 40 yaşlarında bir ablamız, 27 Ekim’de de 17 yaşlarında bir kardeşimiz yaşamını yitirdi.
Vatandaşlar kaza sonrası tepki gösterip taleplerini dile getirdiyse de ne yazık ki istekleri yanıtsız kaldı. Oysaki talepler açıkça ortada: Demir yolunun şehir dışına taşınılarak, mahallenin daha yaşanılır hale getirilmesi.
Şehrin merkezi noktalarından geçen demir yolu hattı şimdiye dek çok sayıda insan ölümüne yol açtı.
Yalnızca demir yolundan geçen trenler değil, trenin çaldığı ‘zaman’ da birçok canı ezip geçti. Özellikle Manisa Garı ve Horozköy istasyonu bitişiğinde yaşanan trafik sıkışıklığı, dakikalarca bekleyen ambulanslar, itfaiyeler…
Elbette demir yolu güzergahı çizilirken şehrin bu kadar büyüyeceği, akabinde bu derece olumsuz sonuçlar doğuracağı hesap edilmemişti. Ancak şu an görülen tablo, tren yolunun şehir dışına taşınmasını zorunlu hale getirmiştir.
PEKİ BU MÜMKÜN MÜ?
Demir yolunun taşınması kolay değil. Fakat imkansız da değildir. Örnek vermek gerekirse, 6 ay önce Akhisar’ı ikiye bölen demir yolu şehir dışına taşındı.
Müthiş bir projeyle, ilçeden geçen 11,6 kilometrelik demir yolu, yerini yeni yapılan 7,2 kilometrelik demir yolu hattına bıraktı. Yeni hattın hizmete girmesiyle de ulaşımda 4,2 kilometrelik kısalma görüldü.
Yetkili birimlerin, iyi bir fizibilite çalışması ile demir yolunun şehir dışına taşıyabileceklerine inanıyorum.
SONRASI…
Demir yolunun şehir dışına çıkarılması halinde, bulvar sayısında ciddi bir artış yaşanarak şehir trafiği rahatlayacaktır.
Raylı ulaşımda görülen kazalar en aza indirilerek, ulaşım güvenliğinde ferahlama görülecektir.
Uygun görülürse, hafif raylı tramvay sistemi benzeri projeler hayata geçirilerek, şehrin estetiğine katkı sağlanacaktır.
Sözün kısası, Barbarosluların bu talebi göz ardı edilmemeli; şehrin refahı, halkın güvenliği için demir yolu hattının şehir dışına çıkarılması gereklidir.