Günümüzde bir çok kişi eklem sorunları yaşıyor. Özellikle de akla en başta diz sağlığı geliyor. Teyzeler amcalar biraz yol yürüsün, merdiven çıksın hemen başlarlar dizlerini ovmaya.
Bi taraftan da söylenirler; ‘Ahh dizlerim, kütür kütür ses geliyor, kıtır kıtır ses geliyor, ay dizimi açamıyorum, ne olacak bu halim şurdan şuraya gidemiyorum’ gibi.
Sizde eminim annelerinizden, babalarınızdan, ninelerinizden, dedelerinizden hatta ve hatta belki de kendinizden anımsarsınız bu yakarışları. Bunun sebebi neydi acaba? Bu kadar onları hayatından bezdiren sorunun temeli?
Bu hafta da bunları cevaplayalım. Osteoartrit; halk arasında bilinen ismiyle kireçlenme, eklemlerde kıkırdak dokunun yapısında bozulma, kıkırdakta incelme, aşınma ve tahribatın ortaya çıktığı en sık görülen eklem hastalığıdır.
En sık diz, kalça, el bileği ve omurgada görülmektedir. Eklem kıkırdağı ve altındaki kemik bütünlüğünün bozulmasına neden olan çok çeşitli etmenler sonucu ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Hastayı gerçekten çok zorlar ve yaşam kalitesini düşürür.
Bayanlarda görülme sıklığı erkeklere nazaran 2 kat daha fazladır. Genelde de 50 yaş ve üstünde görülür. Ancak diğer faktörlerden dolayı bu yaş daha da düşebilir. Ne yazık ki günümüzde 20'li yaşlarda bile gördüğümüz durumlar olabiliyor. Hastalığın ilerlemesi ile birlikte eklemlerde yük taşınmasını sağlayan kıkırdağın tamamen ortadan kalktığı ve kemik yüzeylerin birbiri ile temas etmeye başladığı görülür.
Bu temas sonucu kıkırdak uçlarında sürtünmeye bağlı harabiyet gerçekleşir. İlerleyen kıkırdak harabiyeti ile birlikte eklemde ağrı ortaya çıkar. Risk faktörlerini sayacak olursak da, yaş, kilo, genetik faktörler, çevresindeki kas gruplarının zayıf olması, kıkırdak yapısını etkileyen romatoit artrit, gut gibi rahatsızlıklar, geçmişte geçirilmiş diğer eklem rahatsızlıklarıdır.
Osteoartritin kesin tedavisi bugün için mümkün değildir. Mevcut tedavi yaklaşımları hastaların ağrılarının en düşük seviyelere inmesini ve eklem hareketlerinin korunmasını sağlamaya yöneliktir. Osteoartrit tedavisinde en çok dikkat edilmesi gereken nokta hastalığı önlemeye yönelik koruyucu önlemlerin alınmasıdır.
Bunların başında kilo verdirmek, hastalığın erken evrelerinde eklem zarlarında ortaya çıkan inflamasyonu baskılamak için ilaç tedavilerinden faydalanılabilir. Bu amaçla, tablet ve lokal kremler olarak bulunan antiinflamatuar ilaçlar kullanılabilir.
İlaç tedavisine ek olarak, kıkırdak dokunun yeniden yapılanmasını sağlamaya yönelik eklem içine hyaluronik asit içeren sıvıların enjeksiyonu, kortikosteroid enjeksiyonları ya da ağız yoluyla glukozamin kondroitin gibi kıkırdak yapıtaşlarını içeren ilaçların kullanımı diğer tedavi seçeneklerini oluşturur.
Biz bugün biraz glukozamin, kondroitin üzerinde duralım. Kondoritin; normalde vücudun eklem çevresindeki kıkırdakta bulunan bir maddedir. Osteoartrit hastalığında, eklemlerdeki kıkırdak hasar görür. Kondroitin, kıkırdak yapı taşlarından biri olarak bu hasarı yavaşlatır. Kemiklerin kalsiyum gücünü artırdığını, kemik onarımını hızlandırdığını düşünülüyor. Glukozamin; kıkırdak elastikiyeti desteklediği, kıkırdağın parçalanmasına yol açan enzimlerin faaliyetini önlediği, eklemde su tutumunu artırdığı, yeni kıkırdak üretimine faydalı olduğu belirtiliyor. Glukozamin sülfat osteoartrite yönelik kullanıldığında kıkırdaklardaki bazı özel moleküllerin üretimini artırarak, kıkırdağın kendisini yenilemesine yardımcı olur. Glukosaminin ağızdan alındıktan sonra hızlı bir şekilde bağ dokularına ve eklem kıkırdaklarına ulaştığı tespit edilmiştir. Glukozamin hasar görmüş eklem kıkırdağını tamir eden süreçleri ve ara madde glikoz-amino-glikanların üretimini artırmaktadır. Kıkırdağın yeniden oluşması için gerekli olan glikozaminoglikanlar adı verilen madde üretimini uyarır.
Bir de MSM denen bileşik vardır. Bu madde de analjezik yani ağrı kesici olarak kullanılır. Genelde bu destek ürünler en az bu 3 lü kombinasyon şeklinde verilir. Kısaca toparlayacak olursak; kondroitin direk kıkırdak yapıtaşı, glukozamin de kıkırdağın yapıtaşlarının üretimini uyarır, MSM de ağrıkesici özellikte olup bu kombinasyonla hastanın yaşam kalitesi oldukça yükselmektedir. Peki bu ilacı herkes kullanabilir mi?
Maalesef ki hayır!
Şeker hastalığı diye halk arasında tabir edilen diyabet durumunda kullanımı; içindeki glukozaminden dolayı uygun değildir. Sizin için uygun ürünü seçmek için hekiminize yada eczacınıza danışınız. Daha sağlıklı eklem sağlığı, yüksek bir yaşam kalitesi için kıkırdaklarınıza gereken önemi vermelisiniz. Sağlıklı günler dilerim.
Ecz.Pelin Akkaya