İZMİR (AA) - HALİL ŞAHİN - Kütahya sınırlarındaki Murat Dağı'ndan doğan 401 kilometrelik uzunluğa sahip Gediz Nehri, geçtiği Uşak, Manisa ve İzmir'de büyük ve verimli tarım alanlarının sulanmasında önemli rol oynuyor.
Nehirdeki suyun temizliği tarımsal sulamanın yanı sıra, bugüne kadar 300 kuş türünün gözlemlendiği, Türkiye'de Ramsar Sözleşmesi'yle koruma altına alınan 14 alandan biri olan İzmir Kuş Cenneti'nde denizle buluşması nedeniyle de önem taşıyor.
İzmir Ekolojik Denge Derneği, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi ve Çiğli Belediyesi iş birliğinde yürütülen "Yaşasın Gediz Temiz Su Temiz Gıda" projesi, nehirdeki suyun korunmasını amaçlıyor.
Proje kapsamında, nehrin iki noktasına anlık olarak kirlilik değişkenlerini ölçebilen ve verileri çevrim içi bilgisayara aktaran iki ölçüm istasyonu kurularak faaliyete geçirildi.
- Gediz’in suyuna 7/24 gözetim
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Ebru Yeşim Özkan, AA muhabirine, Gediz Nehri'nde kirliliğin her geçen gün kendini göstermeye başladığını belirtti.
İstasyonların, belirlenen değişkenlerin anlık veri akışını sağladığını ifade eden Özkan, "Amacımız kirliği anbean tespit etmek." dedi.
Özkan, cihazların üzerindeki sensörlerle 7 gün 24 saat ölçüm yaptığını kaydederek, "Veriler günlük olarak kontrol ediliyor, grafiklere dökülüyor. Bu grafiklerde ekstra bir durum olduğu zaman görebiliyorsunuz. Farklı bir ortamdan, farklı etmenlerden kaynaklanan bir kirliliğin verilerdeki aşırı artışı üzerine o bölgeye gidip manuel olarak da örnekleme de alıp, kirlilik temeline kadar inmiş olabiliyorsunuz." ifadelerini kullandı.
Anlık kirli su deşarjlarının da nehri kirlettiğini bildiklerini aktaran Özkan, şöyle konuştu:
"Suda kirliliğin ortaya çıkması, o alandaki kirlilik deşarjı miktarı, suyun derinliği ve akıntıya bağlı. Kirlilik bir günde 'pat' diye karşınıza çıkmaz. Bazen 7-8 ay sonra gösterir kendini. Bu yöntem kirliliği daha kısa sürede tespit etmemizi sağlayabilecek. Bu da ortama bir an evvel müdahale edilmesinde ve kirliliği tespit eden unsurları ortadan kaldırılmasında yarar sağlayacak."
- "Lokal müdahalenin de önü açılır"
İzmir Ekolojik Denge Derneği Başkanı Tolga Çalışkanelli de Gediz'in korunmasına katkı sağlamak için yaklaşık 3 yıl önce harekete geçtiklerini belirtti.
Nehrin yolculuğu boyunca birçok sanayi sitesinin yakınından geçtiğine işaret eden Çalışkanelli, ayrıca evsel atıklarla tarımda kullanılan kimyasal ilaç ve gübrelerin de nehirde kirliliğe neden olduğunu ifade etti.
Çalışkanelli, nehirdeki suyun kalitesinin sofralara ulaşan tarım ürünlerini de etkileyebileceğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Gediz’in kirlenmesi demek yediğimiz tarımsal ürünlerin kirli yetişmesi demek. Ayrıca denize dökülüyor, denizden de besleniyoruz. Balıkların üremesini engelleyebiliyor. Aynı zamanda Kuş Cenneti'ndeki kuşlar buradan besleniyor, onlar için de tehlike. Projemizin amacı, kurduğumuz dijital su analiz istasyonları ile suyun içindeki kirliliği anlık analizlerle saptamak. Onunla beraber, anlık verilerle manuel olarak alınmış numuneleri karşılaştırıp buradaki kirliliğin sebeplerini saptamak. Onun dışında havza üzerinde istasyonları yaygınlaştırabilirsek lokal müdahalenin de önü açılır."
İlk iki istasyonu yaklaşık 10 kilometre arayla yerleştirdiklerini aktaran Çalışkanelli, "Araştırmalarımızda Türkiye'de anlık analizlere pek rastlamadık. Anlık ciddi parametre değişimi o bölgede bir sıkıntı olduğunu gösteriyor. O sıkıntıya da erken müdahalenin önünü açıyor." ifadelerini kullandı.