66- Kütüphanemde kitapları raflara yayınevlerine veya türlerine göre değil yazarlarına göre yerleştiririm. Bunun için de belli ölçütler var elbette. Her yazar birbiriyle yan yana duramaz. Bazıları da mutlaka yan yana olmalıdır. Gerçek hayatta birbiriyle dost olanların kitaplarını aynı rafta (ya da aynı bölümde) bulundurmaya çalışırım. Birbirleriyle kavgalı bir yaşam sürmüş veya dünya görüşleri taban tabana zıt olan yazarlar da kitaplıkta uzak köşelerde olurlar.
Orhan Veli ile Sait Faik kitapları yan yana olmasa da çok yakındır.
Attilâ İlhan kitapları Nazım Hikmet rafının hemen altında yer alır. Malûm, Attilâ İlhan öylesine müşkülpesent biriydi ki, Türk şairlerden neredeyse kimseyi beğenmezdi. Bir tek Nâzım istisnaydı onun için. Genç bir şairken, Nâzım Hikmet’i hapishaneden kurtarmak için Paris’te eylemlere bile katılmıştı.
Yusuf Atılgan kitaplarının yanında Oğuz Atay kitapları vardır. Üç Kemal birbiri ardısıra yer alır: Yaşar Kemal, Kemal Tahir, Orhan Kemal.
Hakan Günday kitaplarının arasında (yanında değil arasında, Kinyas ve Kayra’nın hemen yanında) Celine’in Gecenin Sonuna Yolculuk vardır. Hakan Günday, Celine’den o kadar etkilenmiştir ki, Kinyas ve Kayra’nın içine Gecenin Sonuna Yolculuk’tan cümleler serpiştirmiştir.
Cervantes’in yanında Laurence Sterne, Dönüşüm’ün yanında Genç Werther vardır.
Ahmet Hamdi Tanpınar, Unamuno ile komşudur kütüphanemde.
vs… vs…
67- Şair burada ne anlatmak istiyor? (3)
Beni bu güzel havalar mahvetti,
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden
Buradaki evkaf kelimesini görünce şairin Vakıflar ile ilgili bir işte çalıştığını, oradan istifa ettiğini düşünebiliriz. Oysa şiirde adı geçen Evkaf, apartmanın adıdır. Orhan Veli o sırada Ankara’da PTT Umum Müdürlüğü’nde çalışmaktaydı ve çalıştığı büro Evkaf Apartmanı’ndaydı. Yani bugünkü Küçük Tiyatro binasında. Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü de bugün o binada hizmet veriyor. Evkaf Apartmanı’ndan yolu geçen tek edebiyatçı Orhan Veli de değil. Reşat Nuri ve Ahmet Hamdi Tanpınar da bir dönem Evkaf Apartmanı’nda kalmışlar.
68- Bilge Umar’ın Türkiye’deki Tarihsel Adlar’ından: (İnkılâp Y.)
*Troketta: Manisa iline bağlı ilçe merkezi Turgutlu’nun atası ve hatta adının da kaynağı olan kent. Bunun kalıntıları alanını 1880’lerde Karl Buresch, Turgutlu’nun 8 km. kadar güneydoğusunda, Bozdağ’ın kuzey yamacı eteğinde, adını Djowali diye aktardığı bir köyde, Troketta’yı anan bir yazıt bularak saptadı. (Maddenin açıklaması uzun, ilgilisi kaynağa bakabilir.)
69- Sevdiğim roman başlangıçları: (5)
“Bu cümle, yazmayı öğrendiğimin kanıtıdır. Bu cümleyse, okumaya devam ettiğinin kanıtı. Birlikte, iki kanıtı olan bir suç işleyeceğiz.”- Azil, Hakan Günday
70- “Yazacak hiçbir şey bulamıyorsanız, yazacak bir şey bulamayışınızı yazmanız gerekiyor. ‘Neden şu an hiçbir şey yazamıyorum? Yazacak bir şeyler buluyor olmam lâzım çünkü bir şeyler yaşadım ben de!’ diye düşünerek ilk paragrafı yazabilirsiniz.”- Hakan Günday
71- “Bugün dünya yüzünde bir kitaba başlamak için bilinen birkaç yol vardır ve ben kendi seçtiğim yolun bunlardan en iyisi olduğuna eminim. (…) Ben işe ilk cümleyi yazmakla başlar ve ikincisini Kadir Tanrı’nın yol göstericiliğine bırakırım.”- Laurence Sterne
72- “Önümüzdeki yüz yıl içinde yalnızca Sherlock Holmes’ü yaratan adam olarak tanınacaksam hayatımı başarısız olarak değerlendiririm.” - Sir Arthur Conan Doyle
Doyle’un en büyük arzusu başka yapıtlarıyla da tanınmaktı.
73- Doyle gibi düşünen bir usta da bizden biri. Ahmet Muhip Dıranas hayatı boyunca iki şeyden çekti: Adının doğru yazılamayışından ve Fahriye Abla şiirinden. Fahriye Abla şiiri diğer şiirlerinin öylesine önüne geçti ki, “keşke yazmasaydım” dediği söylenir.
74- Attilâ İlhan da adının doğru yazılması konusunda çok hassastı. Çift “t” ve şapkalı “a”.
75- Yanlış: Cemal Süreyya. Doğru: Cemal Süreya
Yanlış: Ahmet Arif. Doğru: Ahmed Arif
Yanlış: Sabahattin Âli. Doğru: Sabahattin Ali
76- Yazar/şairlerin gerçek isimleri:
Cemal Süreya: Cemalettin Seber
Mark Twain: Samuel Clemens
George Orwell: Eric Arthur Blair
Pablo Neruda: Ricardo Eliecer Neftali Reyes Basoalto
77- Neruda’nın Postacısı çok iyi bir roman. Mutlaka okunmalı. (Antonio Skarmeta, Kırmızı Kedi Y. Çeviren: İnci Kut)
78- Pablo Neruda: ( Melih Cevdet Anday için) “Nazım Hikmet’ten sonra çok büyük bir Türk şairi daha buldum. Bütün gece gözüme uyku girmedi.”
79- Kitap önerileri:
Döşeğimde Ölürken, W. Faulkner. İletişim Y. Çeviri: Murat Belge
Cuma ya da Pasifik Arafı, Michel Tournier. Ayrıntı Y. Çeviri: Melis Ece
Güvercinler Gittiğinde, Merce Rodoreda. Alef Y. Çeviri: Suna Kılıç
80- Koku romanıyla ünlü Patrick Süskind’in Güvercin isimli kısacık romanı da çok çarpıcı ve etkileyici. Bir çırpıda okuyabilir, kısa ama keyifli bir edebiyat yolculuğu yapabilirsiniz.
80- Sevdiğim kelimeler:
pelesenk / bilmukabele / aşk / aşk olsun
81- “bilmukabele” kelimesini çok seviyorum. Çok kullanışlı, işe yarar buluyorum. Birçok kelime kullanmaktan veya bir iki cümle kurmaktan insanı kurtaran tam bir acil durum sözcüğü.
82- “Gençken, güzelken, karnımız aşağıya dümdüz inerken, sevinçler, üzüntüler, varoluşumuz ve gece yatağımızda düşündüğümüz şeyler sonsuza kadar sürecek zannederken, müzik çalarken, müzik hiç susmazken, plağın bir yüzü bittiğinde öbür yüzünü çevirmeye koşarak giderken, gece eve dönüp, ‘gece ve müzik’ programının son şarkısını dinleyebilmek için farları söndürüp, arabanın içinde, park yerinde beklerken…”- Ahmet Güntan.
engin.topuz45@gmail.com