199- Şair burada ne anlatmak istiyor? (5)
Al getir ilk sevgiliyi Beşiktaş’tan;
Yaşamak istiyorum gençliğimi yeni baştan.
Cahit Sıtkı’nın, Abbas şiirinde, Abbas’tan Beşiktaş’a gidip getirmesini istediği sevgilisinin kim olduğu uzun süre gizemini korumuştur. Cahit Sıtkı birçok şiirinde bu sevgiliden Beşiktaşlım diye bahsetmiş ama adını hiç anmamıştır. Aşk Masalı şiirinde “Beşiktaş’ta gün görmüş bir bahçede / Nisan akşamlarının en tatlısı” diyordu. Sevdalı şiirinde “Vefasız çıktın Beşiktaşlım.” diyerek sitem ediyordu. Hayal Ettiğim Şey adlı şiiri “Beşiktaşlım için” diyerek doğrudan ona ithaf etmişti. En yakın arkadaşı Ziya Osman bile bilmiyordu Beşiktaşlı sevgilinin kim olduğunu. Cahit Sıtkı, Burhaniye’de askerlik yaparken bir akşam emir eri Abbas’la konuşmalarını hem öykü hem şiir olarak yazmış, bir aşkı iki farklı edebi türde ölümsüzleştirmiştir.
Haydi abbas, vakit tamam;
Akşam diyordun işte oldu akşam.
Kur bakalım çilingir soframızı;
Dinsin artık bu kalp ağrısı.
Cahit Sıtkı’ya hem şiirler, hem öykü yazdıran Beşiktaşlı sevgili kim? Cahit Sıtkı Tarancı bir kez evlendi. 1951 yılında Ankara’da Cavidan Tınaz ile hayatını birleştirdi ve 1956 yılındaki ölümüne kadar da evli kaldı. ‘Beşiktaşlı sevgili’ ise şair daha Paris’te öğrenciyken çoktan evlenmişti. Cahit Sıtkı belki biraz da bu yüzden, Beşiktaşlısı artık evli olduğu için adını sır gibi saklamıştı. Oysa bu gizemin başka bir sebebi daha vardı. Beşiktaşlının ağabeyi çok önemli bir edebiyatçımızdı ve Cahit Sıtkı’nın yakın arkadaşıydı. Üçünün çocuklukları birlikte geçmişti. Üstelik iki arkadaş aynı yıllarda Paris’teydi. Bir akşam birlikte içtiler, Paris caddelerinde dolaştılar. Sarhoşluğun da etkisiyle Cahit Sıtkı, arkadaşı Vedat Günyol’a sarılarak ağladı; çocukluğundan beri kız kardeşine âşık olduğunu söyledi. Kız kardeşi artık bir doktorla evli olan Vedat Günyol, “Daha önce niye söylemedin ulan?” diyerek şaire vurmaya başladı. Sonra sarılıp birlikte ağladılar.
200- Beşiktaşlı sevgilinin adı: Mihrimah.
201- Şair Cahit Sıtkı’nın bir de romanı var: Korkuyorum. Roman kısa bir polisiye.
202- Papirüs: Fransızca papyrus. 1.isim, bitki bilimi. Papirüsgillerden, Nil kıyılarında yetişen, sürüngen, çıplak saplı, otsu bir bitki (Cyperus papirus). 2.isim. Eski Mısırlıların bu bitkinin saplarından yaptıkları kâğıt. (TDK Sözlüğü)
203- Papirüs: Cemal Süreya tarafından yayımlanmış dergi. 1960 ile 1981 yılları arasında üç ayrı dönemde elli üç sayı yayımlandı. Dergide dönemin en önemli şair ve yazarları yer alıyordu.
204- Doğan Hızlan: “Bana Cemal Süreya’nın biyografisini tek cümleyle yaz deseler, şu cümleyle yetinirdim: Paris’ten getirdiği Chevrolet arabayı satıp ev alacağına Papirüs dergisini çıkaran adam.”
205- Cemal Süreya’nın Papirüs’teki yazıları kitap olarak da basıldı: Papirüs’ten Başyazılar- Bütün Yapıtları. Cemal Süreya. Yapı Kredi Yayınları.
206- Kitap önerisi: Papirüs- Antik Dünyada Kitapların İcadı. Irene Vallejo. Bilgi Yayınevi.
207- “Arkadaşım Melih Cevdet bir ara diyordu ki: ‘Şiiri herkesin kolayca anlayabileceği bir hale getirmeliyiz. Şiir söylemenin kuşların ötüşünden farkı olmamalı.’ (…) Aynı isteği kendim de duymuş olduğum halde işin güçlüğünü biliyordum.” - Orhan Veli (Bütün Yazıları I- Can Yayınları. Derleyen: Asım Bezirci. 1982)
208- Boris Vian, Günlerin Köpüğü’nü iki günde yazdı. Yazdığında 26 yaşındaydı. Okuduğum ilk kitabı Mezarlarınıza Tüküreceğim idi. Edebiyatın Kırklar Kulübü’nde yazdığım portrelere onu da almak istemiştim ama 39 yaşında öldüğü için, yola çıkarken koyduğum ilkeyi bozmadım (Kırklar Kulübü’ndeki yazarların kırk yaşını doldurmuş olması ve elli yaşından gün almamış olması gerekiyordu; bu şekilde Türk ve dünya edebiyatından 25 yazarı incelemiştim, okuyanlar hatırlayacaktır) ve onu kulübün üyesi yap(a)madım.
209- Boris Vian’ın ölümü de yaşamı ve eserleri gibi sıra dışı ve trajik: Mezarlarınıza Tüküreceğim romanından uyarlanan filmin galasında kalp krizi geçirdi ve hastanede öldü.
210- Boris Vian’ın adını ilk olarak Ferhan Şensoy’dan duymuştum. Sanırım Ferhangi Şeyler adlı oyununda söz ediyordu. Kitaplarında da anlatır Boris Vian’ı ilk okumaya başladığı zamanları.
211- Ferhan Şensoy, Kalemimin Sapını Gülle Donattım kitabında, Galatasaray Lisesi’ndeki efsane hocaları Tahir Alangu’yu anlatırken çok ilginç bir anekdot anlatır:
“Sonra bir gün içimizden birilerini dolma parmaklarıyla göstererek: ‘Sen! Sen! Sen! Sizler yazar olacaksınız, bu işin peşini bırakmayın… Çok okuyun! Günlük tutun mollalar!’ diyor. Tahir Alangu’nun parmakla gösterdiğinde, utanarak önüne bakan yüzü kızaran bu küçük çocuklar, Nedim Gürsel, Selim İleri, Mahir Saul, Engin Ardıç, İzzet Yaşar, Ferhan Şensoy…”
212- Tahir Alangu gerçekten müthiş bir öngörüde bulunmuş. Bu altı isimden üçü (Ferhan Şensoy, Nedim Gürsel, Selim İleri) en sevdiklerim arasındadır ve eserleri kütüphanemde yan yana durmaktadır. Şanslıyım ki, üçünün de imzalı kitaplarına sahibim, Ferhan Şensoy ve Nedim Gürsel ile tanışma, sohbet etme fırsatı da buldum.
213- Nedim Gürsel, sayısı elliyi aşan kitaplarıyla Türk edebiyatının çok önemli kilometre taşlarından biridir. Boğazkesen, Resimli Dünya, Allahın Kızları, Şeytan, Melek ve Komünist gibi çok önemli romanların yanı sıra, inceleme, gezi kitaplarıyla da geniş bir külliyata sahiptir. Bir iki tanesi dışında eserlerinin tamamını okudum. Nedim Gürsel ile onur konuğu olarak bulunduğu 2022 İzkitap-İzmir Kitap Fuarı’nda üç gün birlikte zaman geçirme şansına eriştim. Ona üç gün boyunca eşlik ettim, söyleşi yaptım, hakkında düzenlenen panelin moderatörlüğünü üstlendim. Özel sohbetlerimizde Tahir Alangu’yu, Ferhan Şensoy’u bir de ondan dinledim. On altı yaşında yazdığı yayımlanmış ilk öyküsü Yolculuk’un yer aldığı Yeni Ufuklar dergisini imzalatmak için ona uzattığımda şaşırmış, “nerden buldun bunu?” demişti.
214- Nedim Gürsel’i ve yarım asırı geçen edebiyat serüvenini daha yakından tanımak için şahane bir kitap: Yeryüzünde Bir Yolcu-Nedim Gürsel, Hâle Seval, Doğan Kitap. Hâle Seval’in yazarla yaptığı uzun ve keyifli bir söyleşinin kitabı. Yine Hâle Seval’in Nedim Gürsel’i Okumak isimli kitabı Nedim Gürsel’in eserlerine mercek tutan aydınlatıcı ve faydalı bir yapıt.
215- Galatasaray Lisesi deyince aklıma Galatasaray Spor Kulübü kurucusu Ali Sami Yen ve onun edebiyatçı babası Şemseddin Sâmi geldi. Hani şu lise edebiyat kitaplarından adını bildiğimiz, ilk Türk romanı kabul edilen Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat’ın yazarı. Adını lisede duymuş ama Talat ve Fitnat’ın aşkını yıllar sonra okumuştum.
216- Yazarların son sözleri: (5)
“Artık yıkılıyorum…yavrum…yavrum…”- Tevfik Fikret
217- Sevdiğim kelimeler: papirüs / enikonu / uçurtma
engin.topuz45@gmail.com