Günlük hayatta önümüze çıkan “ Yargıtay terliği silah saydı, plastik şişe, bahçe hortumu silah sayıldı” şeklindeki haberler artmaya başladı. Bu husus vatandaşın aklında sorular oluşturmaya ve belirsizliğe yol açmaktadır. Biz avukatlara da bu konuda sık sık sorular sorulmakta, bizler de elimizden geldiğince cevaplamaya çalışmaktayız.
Bu yazımızda öncelikle Türk Ceza Kanunu’nun konuyla ilgili düzenlemesinin nasıl olduğunu ardından, örnek kararlarla birlikte Yargıtay’ın neleri silah olarak kabul ettiğini anlatmaya çalışacağız.
TÜRK CEZA KANUNUNDA SİLAH TANIMI NASIL YAPILMIŞTIR?
Türk Ceza Kanunu, Tanımlar başlıklı 6. Maddesinde genel bir silah tanımı yapmış ve kanun içerisinde geçen hallerde silahın ne olduğunu açıklamaya çalışmıştır. Maddeye bakıldığında tek tek nelerin silah olduğu değil, silah sayılmanın özelliklerini belirterek genel bir düzenleme yapma yoluna gidilmiştir.
Bu maddeye göre “silah” deyiminden anlaşılması gerekenler şöyledir:
1. Ateşli silâhlar,
2. Patlayıcı maddeler,
3. Saldırı ve savunmada kullanılmak üzere yapılmış her türlü kesici, delici veya bereleyici alet,
4. Saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeyler,
5. Yakıcı, aşındırıcı, yaralayıcı, boğucu, zehirleyici, sürekli hastalığa yol açıcı nükleer, radyoaktif, kimyasal, biyolojik maddeler.
Madde silah tanımını, sınırlama yapmaksızın, çok geniş tutmuştur. Maddeye göre herhangi bir şeyin silah olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği, hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiler çerçevesinde, hakim tarafından belirlenecektir. Her somut olay kendi içerisinde bir bütünlük arz edeceğinden, hakim, eldeki nesnenin silah olarak kullanılıp kullanılmadığına karar verecektir. Eldeki nesnenin niteliği belirlendikten sonra, varsa maddede yer alan nitelikli halin veya temel halin uygulanıp uygulanmayacağına yine dosyaya bakan hakim karar verecektir.
Kanunun birçok yerinde silah, nitelikli hal olarak geçmektedir ancak silah kavramı her olay için farklı durumlar arz edeceğinden, bir olayda silah sayılan nesne bir başka olayda silah olarak görülmeyebilir. Bu hususun bilinmemesi medyada yer alan “ plastik terlik silah sayıldı ” gibi kavramların yanlış yorumlanmasına sebep olmaktadır. Şöyle ki; kasten yaralama olayında elbette bir terlik dahi silah olarak kullanılabilir ancak TCK 106’da yer alan tehdit veya TCK 109’da yer alan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunda plastik terliğin silah olarak kullanıldığını söylemek zor olacaktır. Belirttiğimiz üzere, bir olayda silah olarak değerlendirilen nesne, bir başka olayda silah olarak görülmeyebilir. Bu sebeple her sakallıyı hoca, her terliği de silah saymak mümkün değildir:) Önemli olan, kullanılış biçimi ve amacının kanundaki silah deyiminin içerisinde yer almasıdır.
Bu hususların yanı sıra; direk, zemin, duvar gibi sabit olarak bulunan nesneler aynı şekilde el, ayak, kafa gibi vücut organları da silah olarak değerlendirilmemektedir. Bu bağlamda yanlış bilinen bir gerçeğe de değinmek gerekir. Dövüş sporlarıyla uğraşan kimsenin yumruğu, tekmesi silah olarak sayılabilecek midir? Kanun hükmü bu hususta daha çok şey, nesne gibi bir durumu benimsediğinden, bir boksörün yumruğu veya kickboks yapan birinin tekmesi silah olarak sayılamayacaktır. Tabi bu kimselerin özel durumuna binaen, kanunda yer alan alt sınırdan uzaklaşma sebebi olarak görülebilir.
Sonuç olarak kanundaki genel tanımdanda hareketle; saldırı ve savunmada kullanılmak üzere yapılmış her türlü alet, saldırı veya savunmada kullanılmak üzere yapılmasa da saldırı veya savunmada kullanılan her türlü şey silah olabilir diyebiliriz.
YARGITAY NELERİ SİLAH OLARAK GÖRMEKTEDİR?
Köpeğin Silah Olarak Kullanılması
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2013/30417 E. , 2014/3632 K.
Sanığın, tartıştığı müştekiye yanında bulunan köpeğini saldırtarak müştekiyi adli rapora göre basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralaması olayında,sanığın gerçekleşen eyleminin silahla kasten yaralama suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi hukuka aykırıdır.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2013/26823 E. , 2014/14228 K.
Sanığın, eylemini TCK'nın 6/1-f-4 maddesi uyarınca silahtan sayılan köpeğini katılanın üzerine salarak gerçekleştirdiğinin kabulü karşısında, sanık hakkında hüküm kurulurken TCK'nin 86/3.e maddesinin uygulanmaması hukuka aykırıdır.
Suçta Kullanılan Cisim Ele Geçirilmese Bile Silah Olarak Değerlendirilmektedir
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/2007 E. , 2016/18178 K.
…sanığı suçtan kurtarmaya yönelik olduğu, silah niteliğindeki nesnenin ele geçirilememiş olmasına rağmen doğurduğu sonuç itibariyle mağdurun adli raporu ile tespit edilen yaralanmasının kesi niteliğinde olduğu hususu nazara alındığında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nin 86/3-e maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemesi hukuka aykırıdır.
Olayda Şemsiyenin Kullanılmış Olması
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/5930 E. , 2017/561 K.
Taraf beyanları, tanık beyanı, doktor raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, aralarında daha önceden alacak verecek meselesi nedeniyle husumet bulunduğu anlaşılan tarafların yolda karşılaştıkları ve çıkan tartışma neticesinde birbirlerini kasten basit şekilde yaraladıkları, sanığın olayda silahtan sayılan şemsiye kullandığının iddia edildiği olayda…
Kemerin Silah Sayılması
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2020/13403 E. , 2020/19476 K.
Müştekinin silahtan sayılan kemer ile yaralandığının müştekinin beyanları ile uyumlu doktor raporu uyarınca sabit olduğu halde sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nin 86/3-e maddesinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayini bozmayı gerektirir.
Bilgisayar Kablosu ve Çakmak İki Ayrı Silah Olarak Değerlendirilmektedir
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2015/24137 E. , 2016/2385 K.
Sanığın eylemini silahtan sayılan bilgisayar kablosu ve çakmak ile gerçekleştirildiği gözetildiğinde sanık hakkında TCK'nin 86/3-a ve e maddesi kapsamında iki farklı artırım nedeni olmasına karşın cezanın aşağı hadden tayini bozmayı gerektirir.
Kızgın Yağın Silah Olarak Sayılması
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/593 E. , 2019/7375 K.
Sanığın eylemini silahtan sayılan kızgın yağ ile gerçekleştirdiği sabit olduğu halde, sanık hakkında TCK'nin 86/3-e(kasten yaralamanın silahla işlenmesi) maddesinin uygulanmaması bozmayı gerektirir.
Tinerin Silahtan Sayılması
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2013/22237 E. , 2014/9561 K.
Sanığın, katılanı yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle silahtan sayılan tinerle yaraladığı olayda, birden fazla nitelikli halin bulunması nedeniyle sanık hakkındaki temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi bozmayı gerektirir.
Terliğin Silahtan Sayılması
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/19331 E. , 2020/1747 K.
Suça sürüklenen çocuğun yaralama eylemini silahtan sayılan terlik ile kardeşine karşı gerçekleştirmiş olması karşısında; iki nitelikli halin 5237 sayılı Kanunun 86/3-a ve 86/3-e. maddelerinin aynı olayda birleşmesi nedeniyle, 5237 sayılı Kanunun 86/2. maddesi gereğince temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi gerekirken, yazılı şekilde cezanın alt sınırdan belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayin edilerek yazılı şekilde karar verilmesinde,
Benzer Yargıtay Kararları:
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/10526 E. , 2019/20059 K
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/7094 E. , 2019/16802 K.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/3231 E. , 2019/15205 K.
Sigaranın Silahtan Sayılması
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2020/7036 E. , 2020/12343 K.
Somut olay değerlendirildiğinde sanığın, tüm gelişim süreci yaklaşık 2 saat süren olayda, kasten yaralama suçunu işlediği sırada, hakkında düzenlenen adli muayene raporları ve tanık anlatımlarına göre katılanın sağ önkoluna ve sağ böbrek lojuna sigara basmak şeklinde gerçekleştirdiği eylemin, zaman içinde süreklilik gösteren sistematik bir eylem olarak kabul edilemeyeceği gözetilerek, sanığın eyleminin silahla kasten yaralama suçuna vücut verdiği gözetilerek hüküm kurulması gerekir.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/17624 E. , 2020/1116 K.
Sanık ... hakkında hazırlanan iddianame, tanık beyanları, doktor raporları ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak sanığın mağdur eşini silah niteliğinde olan sigara ile yaraladığı anlaşılmasına karşın, sanık hakkında TCK'nin 86/3-e (kasten yaralamanın silahla işlenmesi) maddesinin uygulanmaması bozmayı gerektirir.
Yazımızın başında da belirttiğimiz üzere, silah tabiri çok geniş anlamlar içerdiğinden, neyin silah sayılacağı neyin sayılmayacağını hakim somut olayın tüm yönlerini dikkate alarak tespit edecek ve hükmünü buna göre kuracaktır.
Silah sayılan herhangi bir şeyle karşı karşıya kalmamanız dileğiyle…