Manisa Adalet Sarayı önündeki Atatürk anıtında düzenlenen törene Manisa Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Diken, Manisa Adalet Komisyonu Başkanvekili Gökhan Coşkun, Manisa İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Zafer Tombul, Manisa İl Emniyet Müdürü Fahri Aktaş, Manisa Barosu Başkanı Ümit Rona, Manisa Büyükşehir Belediyesi 1. Hukuk Müşaviri Mahir Sağlam, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Çetin, Şehzadeler Belediye Başkan Yardımcısı Haşim Yener Bilir, hakimler, savcılar, avukatlar katıldı. Başsavcı Vekili Mehmet Diken, Baro Başkanı Rona anıta çelenk sundu.
Manisa Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Diken, yeni adli yılın başta ülkemiz olmak üzere, hakimlere, savcılara, avukatlara ve tüm adalet teşkilatına hayırlı olmasını temenni etti, idari ve adli kararnameyle birlikte atanan meslektaşlarına görevlerinde başarılar diledi. Diken, “Öyle çalışmalıyız ki milletimizin adalete olan güvenini en üst seviyeye çıkarmayı bilelim. Geç gelen adalet adalet değildir cümlesini aklımızdan çıkarmamalıyız” dedi.
Manisa Adalet Komisyonu Başkanvekili Gökhan Coşkun, bir devleti ayakta tutan en önemli unsurun adalet olduğunu belirtti.
Yeni adli yıl açılışının hayırlı olmasını temenni eden Manisa Barosu Başkanı Av. Ümit Rona, “Adli yıl açılışımızda birlikte olmamızın önemini tarihten bugüne bize aktaran ecdadımızı ve başta devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ ü, tüm silah arkadaşlarını, bugüne kadar vefat edip ebediyete irtihal eden tüm hakim, savcı, avukat, akademisyen hukuk insanlarımızı bir kez daha saygı ve minnetle anıyoruz. Her adli yıl açılışı yeni bir heyecanın adımıdır. Kalbinde ve ruhunda hukukun hangi makamını temsil ederse etsin tüm yargı ailesi bu heyecanı yürekten hissetmektedir. Bugün hakim, savcı ve avukatların ortaya koyduğu yargısal faaliyetler şüphesiz ki ülkemizin, devletimizin, halkımızın ve tüm insanlığın beklediği adalet kavramının birer kutlu çabasıdır. Yargı her yeni adli yıl açılışında kendisini yeniler ve yeniden umut olmaya devam eder. Yargı her yeni adli yıl açılışında yeni bir ufuk ortaya koyar. Hakim, savcı ve avukatların adalete olan bağlılıkları ile yürüdükleri adalet yolculuğu maziden atiye şanlı bir miras ve şanlı bir yöneliştir. Toplumun hukukçulara yüklediği yüksek umut ve haklı beklentinin tarafı olan hakim, savcı ve avukatlar ayrılmaz bir iş bölümü bilinci, saygın bir birliktelik ve yüksek bir vizyon ile bu umut ve beklentiyi karşılama gayretleri her adli yılda daha da anlam kazanmaktadır. Elbette tüm mümkünlerin içinde en iyisini yapmakta çaba sarfeden hukuk camiası, imkansızlıklar karşısında da ideali çizmeye ve ideal bir adalet sisteminin ruhunu daima görünür kılmaya meslek antlarının gereği olarak çalışırlar. Bugün Türk hukukçuları en çağdaş yasaların fikir vericisi, uygulayıcısı ve geliştiricisi durumundadırlar. Bugün sav, savunma ve karar üçgeninde elbette eksikliklerin yer yer olduğu gözlenmektedir. Ancak bunların tamir, telafi ve tamamlanması da yine bu ülkenin hukukçularının hassas duruşu ile olacaktır. Yargıda hatayı en aza indirmeyi, adalet sistemindeki uygulama ve yasa arasındaki uyumun düzeltilmesini ve teknoloji ile yargı faaliyeti arasındaki sistemsel çalışmalar son derece önemlidir. Ancak yargının temel öznesi daima insan onuru ve yargının temel önermesi daima empati ile donatılmış insan vicdanıdır. Bu iki temel nüansın es geçilmediği tüm yargısal faaliyetler adil bir zirvede yer bulan inciden emek değerindedir” dedi.
Rona, “Toplumların gelişimi açısından en değerli kavramlardan biri de elbette eleştirmektir. Ancak eleştiri bozucu eleştiri olmaktan uzak olan yapıcı eleştiri niteliğinde olmalıdır. Yargının acımasızca, dosyadan ve içerikten bihaber, hukuki temelden ve formasyondan uzak bir şekilde medyada, sosyal medyada tartışılması, hakim, savcı ve avukatların davalar üzerinden yıpratılması maalesef hala devam eden bir yanlışlıktır. Yargı hepimiz için güvencedir. Yargının yıpratılması hatasından derhal uzaklaşılmalı ve yargının adalet sahasına kirli propaganda sokulmamalıdır. Savunmanın temel üç zirveden biri olduğu adalet ve yargının, daha güçlü olması ve daha güçlü durması için avukatlık mesleğinin savunma sahası daha da güçlendirilmelidir. Avukatlık mesleğinin sorunlarının bugün kronikleşen bir hal aldığı gerçeği yadsınamaz. Avukata yönelik psikolojik ve fiili şiddet örneklerini görüyor ve karşısında durmaya devam ediyoruz. Bunun yanında temel avukatlık sorunları olan CMK ve Adli Yardım sorunları yanında diğer sorunların bir kısmı da çözüm beklemektedir. Bu sorunların çözüm çalışmalarına devam ediyoruz. Manisa Barosu olarak ülkede öncü olduğumuz onlarca önemli adalet çalışmasına yenilerini ekleyerek avukatlık mesleğine, yargının sorunlarının çözümüne ve adaletin tecellisine büyük katkı sunmaya devam ediyoruz. Hukukçu erdemi ile çözümün, fikrin, bilimin, birlikte proje üretmenin, hukuku geliştirmenin ve saygın bir işbirliğinin tarafı olan bir anlayışın hakim olduğu hukuk iklimi için baromuz öncü duruş ortaya koymaktadır. Bugün Manisa Barosu bu vizyonu ile bir çok sorunun çözüm ortaklarından biri olmuş, çözüme dair belgeler ile tarihte yerini alan bir ana aktör haline gelmiştir. Manisa Barosu bugün, Adalet Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliği, Başsavcılıklar, Adalet Komisyonu Başkanlıkları, Yargıtay, Danıştay, Bölge Mahkemeleri, İl Mülki Amirlikleri, Belediye Başkanlıkları, Kurum Müdürlükleri ve STK’ lar ile hukuk saygınlığı içinde kıymetli çalışmalar ortaya koymaktadır. Bu çalışmaların devamında çözüm bekleyen diğer avukatlık mesleği sorunlarının da çözümünün mümkün olacağını biliyoruz. Manisa Barosu’ nun bu güçlü çalışmaları ortaya koymasında ilgili makamların ortak çalışmada gösterdiği güven ve saygın duruş yanında elbette meslektaşlarımızın yüksek takdiri ve çabası son derece önemlidir. Bu katkı memnuniyet ve onur vericidir. Buradan bu mesleği onurla omuz omuza yaptığımız tüm meslektaşlarıma bir kez daha teşekkürü borç biliriz. Hukukun üstünlüğünün, insan haklarının ve adil yargılanma hakkı esasının temel olduğu, eşit, adil ve nitelikli bir adli çalışmayı hep birlikte ortaya koyacağımıza inanıyoruz. Büyük düşünür Cicero’ nun. “ Yasanın doğası insanın doğasında aranmalıdır. İnsan tanrısal aklı paylaşan özel bir canlı türüdür ve insanlar adalette birleşerek bir araya gelir. “ sözü son derece vurucu ve saygın bir tanımlamadır. Bu sözün de ortaya koyduğu gibi bugün burada olan ve aramızda fiilen yer alamayıp kalbi ile yanımızda olan herkesi aynı ufukta birleştiren adalete olan inancımızdır. Ne mutlu bu inancı taşıyıp, bunun için mücadele ortaya koyan tüm hukukçulara ve hukuka inanan aziz milletimize. Adaleti hep birlikte onurla yükselteceğimiz, mutluluk, sağlık ve başarı dolu bir yıl dileği ile yeni adli yılınızı kutlarız” dedi.
