Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu Beşinci Zirvesi Genel Oturumu'nda katılımcılara hitap etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Budapeşte’de gerçekleştirilen Avrupa Siyasi Topluluğu 5’inci Zirvesi’nde, kıtanın yüzleştiği çok boyutlu güvenlik sınamalarını ele almak üzere bir araya geldik. Avrupa Siyasi Topluluğunu kıtamıza yönelik ortak tehditleri samimiyetle ele aldığımız bir platform olarak görüyoruz" dedi.


Filistin devletini tanıma çağrısı

Ukrayna’daki savaşın yol açtığı olumsuzlukların her geçen gün derinleştiğine dikkat çeken Erdoğan, "Diğer yandan, yol açtığı yıkım ve sivil zayiat bakımından Ukrayna’daki savaştan çok daha büyük bir insanlık trajedisi Orta Doğu’da yaşanıyor. 50 bine yaklaşan can kaybı dikkate alındığında ateşkesin ivedilikle sağlanması, kesintisiz ve yeterli miktarda insani yardımın bölgeye ulaşması için İsrail’e her boyutta baskı yapılması elzemdir" dedi.

Filistin’in devlet olarak tanınmasının da önemli bir husus olduğunu vurgulayan Erdoğan, "İrlanda, Norveç, İspanya ve Slovenya’nın bu yönde attıkları adımları takdirle karşılıyor, kendilerini ülkem ve milletim adına tebrik ediyorum. Küresel adalete ve barışa katkı vermeleri için Filistin’i henüz tanımayan tüm ülkelere bunu yapmaları çağrısında bulunuyorum" diye konuştu.

Merkez bankasından yeni karar! Merkez bankasından yeni karar!



"Terör örgütü PKK ve FETÖ ile mücadelede Avrupalı ortaklarımızdan somut iş birliği görmek istiyoruz"

Avrupa’nın karşı karşıya olduğu güvenlik tehditlerinin masaya yatırıldığı zirvede terörle mücadele konusuna da değinen Erdoğan, "Terörizme karşı iş birliği ve dayanışma halinde, terör örgütleri arasında fark gözetmeksizin mücadele hepimizin sorumluluğudur. Terör örgütü PKK ve FETÖ ile mücadelede Avrupalı ortaklarımızdan somut iş birliği görmek istiyoruz” şeklinde konuştu.

Açıklamasında Avrupa’daki yabancı düşmanlığı ve İslamofobi konusuna da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Avrupa’da nefret, İslam karşıtlığı ve ırkçılık, sosyal uyumu ve istikrarı zedeliyor. Yabancı düşmanlığı ve İslam karşıtlığının yalnızca Müslümanları ve göçmenleri değil, toplumun tamamının huzur ve güvenliğini tehdit eden bir temel insan hakları sorunu olduğu artık kabullenilmelidir” dedi.

"Türkiye gibi kıtanın refahı ve güvenliğine önemli katkılar sunan bir aday ülkenin katılım sürecinin yıllardır engellenmesinin makul bir izahı yoktur"

Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecine de değinen Erdoğan, "Türkiye gibi kıtanın refahı ve güvenliğine önemli katkılar sunan bir aday ülkenin katılım sürecinin yıllardır engellenmesinin makul bir izahı yoktur. Mevcut jeopolitik konjonktürde üyelik perspektifimizin güçlendirilmesinin hem Avrupa’nın hem yakın coğrafyamızın yararına olacağı açıktır. Türkiye olarak Avrupa Birliği’yle ilişkilerimizin sağlıklı bir zeminde ilerletilmesi için diyalog ve iş birliğine hazırız” ifadelerini kullandı.