Birçok kitaba ve oyuna imza atan gazeteci yazar Mevlüt Soysal, bu defa Covid-19 salgınını çok derinden işledi. Soysal, İnkilap Kitabevi Sayfa 6 etiketiyle raflarda yerini alan ‘Delilik Salgını’ adlı kitabında, pandemi dönemini gerçekçi bir dille anlatırken, distopik dokunuşlarla da insanların ruh hallerindeki kaosları absürt bir dille sunuyor.İSTANBUL (İGFA) - Gazeteci yazar Mevlüt Soysal’ın yeni kitabı ‘Delilik Salgını’, İnkilap Kitabevi Sayfa 6 etiketiyle raflardaki yerini aldı. Tek Tanığım Gökyüzü, Dünün Birinde, Temmuz, Babamla Ben, Benim İçin Bir Şeyler Hatırla ve Senden Sonra gibi kitaplarda imzası bulunan, aynı zamanda oyun yazarı olan Mevlüt Soysal’ın yeni kitabı 380 sayfadan oluşuyor. Delilik Salgını, 2020 ile 2022 yılları arasında dünyada yayılan, yüz binlerce kişinin ölmesine sebep olan ve gerek sağlık gerekse de ekonomik olarak etkisini hala gördüğümüz Covid-19 pandemisini anlatıyor.

Hem gerçek hem gerçeküstü                  

Kocaeli İzmit'te halkla bir araya gelindi Kocaeli İzmit'te halkla bir araya gelindi

Dünyada yaşanmış tüm salgın dönemleri ile ilgili geniş araştırmalar yapan Soysal, Delilik Salgını’nda da Covid-19 pandemisinde dünyada ve Türkiye’de yaşanan olayları gerçekçi bir dille anlatıyor. Öte yandan Soysal’ın yeni kitabı distopik öğeler de taşıyor.

Çünkü Delilik Salgını, Covid-19 döneminde uygulanmamış olan ‘sağlıklı bireylerin karantinaya alınması’ yöntemini temel alıyor. Kitapta, karantina merkezlerindeki sağlıklı bireylerin deliliğin sınırlarında dolaşmaları ayrıntılarıyla irdeleniyor. Böylelikle Delilik Salgını gerçekçi bir temele gerçeküstü bir tema ekliyor.

Beklenmeyen sonuçlar

Delilik Salgını adlı kitabın arka kapağında şu ifadeler yer alıyor: Covid-19 salgınının Türkiye’de baş göstermesinin ardından, Sağlık Bakanlığı toplumsal bağışıklığı sağlamak, salgının ekonomik ve psikolojik etkilerinin önüne geçmek için absürt bir uygulama başlatır. Buna göre 30 ile 40 yaş arasındaki gençlere virüs enjekte edilecek ve karantina merkezlerinde kontrollü bir şekilde virüsü atlatmaları sağlanacaktır. Böylelikle virüse karşı bağışıklıkları artarken, ekonomik olarak da topluma katkı sağlamaya devam edeceklerdir. Bu yöntem, tahmin edilenin aksine beklenmeyen sonuçlara gebedir. Karantina merkezlerine alınan bu gençlerin ortak noktaları da sanatla ilgilenmeleridir. Aralarından hayatını kaybedenler olacağı gibi, birçoğu da uzun sorgulamaların ardından deliliğin sınırlarında dolaşmaya başlar.

Kaynak: igf