Bakan Şimşek paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
Anlaşılan yapılan resmi açıklamalar yetmemiş, bir de buradan yazayım!
İstifa etmedim. Dolaşıma koyulan senaryolar doğru değildir.
- Ekonomi yönetimi bir ekip ruhuyla çalışıyor. Aldığımız büyük ve zor sorumluluğun farkındayız. Bu sorumluluğun bilinciyle her gün daha iyiye ulaşmak için çalışıyoruz.
- Ekonomik istikrar ve reform programımız başarıyla işliyor ve hedeflediğimiz sonuçları almaya başladık.
- Cari açık daraldı, Merkez Bankası’nın rezervleri iyileşti, KKM’den çıkış hızla devam ediyor, EYT ve depremin bütçe üzerindeki etkilerini giderecek tedbirleri alarak bütçe dengesini iyileştiriyoruz ve en önemlisi fiyat istikrarı hedefine doğru güçlü adımlarla ilerliyoruz. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir düşüş başladı.
- Bu zorlu süreçte Sayın Cumhurbaşkanımızın bizlere kuvvetli desteğini her zaman hissediyoruz.
- Cumhurbaşkanımızın liderliğinde aziz milletimizin refahını kalıcı olarak artırmak tek hedefimizidir. Milletimize hizmet dışında başka hiçbir amacımız ve misyonumuz yoktur.
- Görevimizin sorumluğu ve bilinci omuzlarımızdayken, periyodik uydurma hikayelerin masa başında imalatı, yolumuzun doğru olduğunu gösteriyor.
- Uydurma hikayelerle ekonomimizin ve piyasalarımızın etkilenmesine asla izin veremeyiz.
Yalanlamamıza rağmen hala bu söylentileri çıkartanlar ve yayanlar iyi niyetli olamaz.
Lütfen aldanmayın!
ALTUN'DAN AÇIKLAMA: YALANI BİR SİYASET MALZEMESİ OLARAK GÖRENLER KAMUOYUNDAN ÖZÜR DİLEYECEK Mİ?
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ise konuyla ilgili sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Hazine ve Maliye Bakanımızın açıklama yaptığı konuyla ilgili daha önce Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nden mesaj paylaşmış ve ortaya atılan mesnetsiz iddialara dair yalanlama yapmıştık. Buna rağmen ne yazık ki haber üretmekten aciz kimi gazetecilerle siyaset üretme becerisinden yoksun kimi siyasetçiler kasıtlı şekilde bu yalanı tekrarlamaya devam ettiler. Dahası yalan söylerken dahi bizi gerçekleri çarpıtmakla itham ettiler. Şimdi, Sayın Bakanımızın açıklamasının ardından soruyorum. Dezenformasyonu, yalanı bir siyaset malzemesi, bir ideolojik aygıt gibi kullanmakta beis görmeyen mahfiller kamuoyundan özür dileyecek mi? Yoksa yine utanmadan, milletimizin gözünün içine bakarak yeni yalanlar söylemeye devam mı edecekler?" dedi.