MANİSA (İHA) -
Türkiye, Fransa, İtalya, Danimarka ve Çekya'nın proje ortağı olduğu 'Future In Natural Heritage' (Gelecek Doğal Mirasımızda) isimli Erasmus + Ka229 projesi için 1 Eylül 2020 tarihinde imzalar atıldı. Yaşanan pandemi dolayısıyla bir yıl uzatılan projenin açılışı 24 Mart 2022 tarihinde Türkiye'de, kapanışı ise Fransa'da gerçekleştirildi. Proje resmi olarak 31 Ağustos 2023 tarihinde tamamlanacak. Projede ortak ülkeler ziyaret edilerek bilimsel çalışmalar ve kültürel geziler yapıldı.

Burs ve öğrenim kredisi başvuru sonuçları açıklandı Burs ve öğrenim kredisi başvuru sonuçları açıklandı



Açılış Türkiye'de
Proje koordinasyon toplantısı ve açılışı Türkiye'de yapılan projenin ilk ayağında pandemiden sonra yaşanan olumsuz gelişmelere rağmen izlenecek yol haritası belirlendi. Yapılan toplantının ardından Manisa'ya gelen proje ortakları Şehzadeler Kaymakamlığını ziyaret etti. Yabancı ortaklar, ziyarette Kaymakam Cemal Hüsnü Çaykara ve Manisa Valisi Yaşar Karadeniz ile tanışma fırsatı buldu. Akabinde; doğal mirasın gelecek nesillere nasıl aktarılacağının ele alınacağı çalışmada projede görev alan öğretmenlere Balıkesir Üniversitesi'nden Prof. Dr. Selami Selvi kültürel mirasın öğretim yöntemleri hakkında bilgilendirme yaptı ve Şirince yöresine yapılan mesleki gezide uygulamalı arazi çalışmaları gerçekleştirildi.

Projede Çek Cumhuriyeti Zlin kenti Tauferova Stedn Odborn kola Veterinrn Krom okulunda gerçekleşen ilk hareketlilikte; Türkiye, Fransa, İtalya ve Danimarka'dan gelen öğretmenler ve öğrenciler ile tanışma toplantısı yapıldı. Sonrasında katılımcı tüm öğretmenler ve öğrenciler alanlarında uzman bir ekibin eşliğinde projenin gerçekleştiği okulun laboratuvarlarında dört farklı atölye çalışması yaptı. Çalışmanın ikinci bölümünde ise botanik park gezisi gerçekleştirildi.
Danimarka’da yapılan ikinci hareketlilikte ise Özel VejleFyordSkolen okulunun tanıtım sunumu izlendikten sonra kampüs alanı, derslik ve laboratuvarlar gezdirildi. Danimarka Vejeteryan Derneği'nin (DVF) vejetaryen yaşam tarzı ve bitkisel gıdalarla beslenmenin insan ve toplum sağlığına etkileri üzerine söyleşi programı gerçekleştirildi. Botanik bilimci uzman eşliğinde Türk öğrenciler Danimarkalı, Fransız, Çek ve İtalyan arkadaşları ile birlikte akşam yemeği için okul çevresindeki sebze ve meyvelerden topladı. Vejle şehrinden Danimarka'nın ikinci büyük kenti Aarhus'a hareket edildi. Dünyaca ünlü Nordis Tang markalı deniz yosunu ürünlerinin sunumu ve tadımı etkinliğinin ardından Aarhus'da şehir turu yapıldı. Viking Krallarının Evi, Unesco anıtı, höyükler, runik taşlar, Viking gemi tersane kalıntılarının bulunduğu, Vikinglere ait hikayelerin anlatıldığı müze ziyareti gerçekleştirilen Jelling köyüne rehberli tur düzenlendi. Danimarka'da bitki bazlı gıda geliştirme konusunda inovatif çalışmaların gerçekleştirildiği Gıda İnovasyon Evinde usta şefler eşliğinde 2 farklı workshop çalışması ve sunumlar gerçekleştirildi. Öğrenciler diğer ülkelerden gelen arkadaşlarıyla öğleden sonra Vejle şehir turuna katılıp alışveriş yapma imkanı buldu.

İtalya’ya yapılan üçüncü hareketlilikte de; 6 Şubat tarihinde Türkiye'de meydana gelen deprem afeti nedeniyle bir dakikalık saygı duruşu yapılarak başlandı. Ev sahibi kurum olan Piazza Armerina'daki IIS E. Majorana okulunun öğrencileri yerel müzikleri ve dansları ile bir açılış gösterisi tertip ettiler. Ardından okulun tanıtım sunumu izletilerek kampüs alanı, derslik ve laboratuvarlar gezdirildi. Danimarkalı, Fransız, Çek, İtalyan ve Manisa Bilim ve Sanat Merkezi ile Manisa Sosyal Bilimler Lisesi öğrencileri, 'Bitkiler ve Yerel İnanışları' konulu sunumlarını icra etti. Öğle yemeğinde geleneksel İtalyan yemeklerinden oluşan zengin bir menü ile misafirler ağırlandı. Daha sonra öğrenciler şehrin tarihi ve kültürel yerlerini ziyaret etme imkanını buldu. Sabahın erken saatlerinde Piazza Armerina'dan yola çıkarak, Etna Yanardağı ziyareti başladı. Sicilya'nın doğu kıyısında yer alan Messina ve Katanya'ya yakın aktif yanardağ olan Etna, Avrupa kıtasındaki en yüksek yanardağ olarak dikkat çekiyor. Dönüş yolunda ise öğrenciler, Katanya şehrinin tarihi ve doğal güzellikleri keşfetme imkanı buldu. Sicilya, İtalya'daki Piazza Armerina'ya yaklaşık 3 kilometre uzaklıkta yer alan büyük ve özenle hazırlanmış bir Roma villası olan Villa Romana del Casale'yi ziyaret eden öğrenciler, Bu ziyarette de 1997 yılında yapılan arkeolojik kazılar, dünyanın en zengin, en büyük ve çeşitli mozaik koleksiyonlarından birinin ortaya çıkarıldığını, bu nedenle de sitenin UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak ilan edildiğini öğrendi. Öğrenciler son olarak Piazza Armerina da bulunan tarihi özellikleri ve zengin kitapları bulunan Biblioteca Comunale Kütüphanesinde hazırlanan programa iştirak etti. Proje Fransa'da gerçekleştirilen son hareketlilik toplantısı ile tamamlandı.



Bitkiler araştırıldı
Manisa Bilim ve Sanat Merkezi Müdürü Özgür Emeksiz, proje ile ilgili ise şu bilgileri paylaştı:
“Günümüzde teknolojinin gelişimi bazı sorunları da beraberinde getirmektedir. Özellikle genç nesil, zamanının büyük bir kısmını sanal dünyada geçirmekte ve bu yüzden iletişim becerileri azalmakta, doğa ve çevreye duyarsız hale gelmektedirler. Bu yüzden gençlerin doğayı keşfetmeleri, bitkileri tanımaları ve bitkilerden hangi alanlarda yararlanıldığı konularında fikir alışverişinde bulunmaları planlanmaktadır. Bu projede bitkilerin halk arasında yiyecek, tıbbi, giyecek, süs eşyası olarak ve endüstriyel kullanımının yanında inançlar bakımından kullanımları da incelenecektir. Future In Natural Heritage Projesi'nin hedef kitlesini 14-18 yaş grubundaki lise öğrencileri oluşturmaktadır. Projenin ana temaları, her okulun kendi özelliğine, öğrenci yeterlilikleri ve öğretmen niteliklerine ve bulunduğu çevrenin sosyal durumuna uygun olarak paylaştırılmıştır. Projeye Türkiye'den katılan Manisa Bilim ve Sanat Merkezimiz, bitkiler ve inanç kültürü bitkilerin sağlık alanında kullanımını, Fransa okulu bitkilerin sanatsal alanlarda kullanımını, Çek Cumhuriyeti bitkilerin yiyecek olarak kullanımını, İtalyan okulu bitkilerin endüstri sektöründe kullanımı konularının çalışılmasına rehberlik edecektir. Projenin materyali doğal olarak yayılış gösteren bitkiler olup, bu bitkilerin tespit edilmesi ve kullanım şekillerinin araştırılmasında literatür taraması, yerel halkla röportaj ve anket gibi yöntemler kullanılacaktır. Çalışmaların sonucunda her ülkenin öğrencileri kendi kültürel ve doğal mirasını yakından tanıma ve diğer ülkelerle bunu paylaşma fırsatı bulacaktır. Doğal ortamlara yapılacak arazi gezileri öğrencilerin doğayı tanımalarını ve onu koruma konusunda farkındalık oluşturmalarını sağlayacaktır. Proje sonunda her ülke kendi yasal kanunları çerçevesinde gerekli izinleri alarak toplayacakları bitki örneklerini herbaryum materyaline dönüştürerek kendi okullarında diğer öğrencilerin de bilgilenmesini sağlayabilir. Yapılacak olan eğlenceli Learning Teaching Training aktiviteleri sayesinde öğrencilerin okula ve doğaya olan bağlılıkları güçlenecek, dil öğrenme zevkli hale gelecektir. Dolayısıyla bu durum hem okul terklerini azaltacak, hem de gençlerin kültürler arası etkileşimi ile kültürün en temel ögesi olan dilin de gelişimi ve öğrenilmesine katkı sağlayacaktır. Tüm bu çalışmalar öğrencilerin sanal ortamda geçirdikleri kalitesiz zamanı azaltarak sosyalleşmelerini ve doğa ile daha fazla zaman geçirmelerini sağlayacaktır. Proje uzun vadede somut olmayan kültürel mirasın ve somut olan doğal miras olan canlıların daha iyi tanınması ve bilgilerin nesilden nesle aktarılmasına katkı sunacağına inanıyoruz” dedi.