Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunuyor.
Erdoğan konuşmasına Bolu Kartalkaya'da Grand Kartal Otel'de çıkan yangında hayatını kaybeden 78 kişiye baş sağlığı dileyerek başladı. Yangın faciası üzerinden ana muhalefeti hedef alan Erdoğan, "Biz sükut ettikçe ana muhalefet, kiralık kalemler ve tetikçi ekran yüzleri seviyeye aşağı çekti. 1 haftadır vicdansızlığın her çeşidini sergilediler. Kendilerini aklama yarışına girdiler" dedi.
Erdoğan, kimin sorumluluğu, eksiği ve ihmali varsa tekmili birden hesap sorulması için gereken neyse yapılacağını iddia etti.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Sözlerimin hemen başında yangın faciasında hayatını kaybeden 78 kardeşimizin her birine rahmet diliyorum. Onlardan bize belki bir ömür boyu gönül kırgınlığı kaldı. Yakınlarını kaybeden ailelerimizle dayanışmamızı göstermek amacıyla 1 günlük milli yas ilan ettik. Bolu'da yaşanan elim hadisede de milletimiz kenetlendi. Kimini kendini bilmezler dışında milletimiz her daim kardeş olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur.
Münakaşalardan özellikle uzak durduk. Biz sükut ettikçe ana muhalefet, kiralık kalemler ve tetikçi ekran yüzleri seviyeye aşağı çekti. 1 haftadır vicdansızlığın her çeşidini sergilediler. Kendilerini aklama yarışına girdiler. Ülkemiz muhalefeti adına teessüfle takip ettiğimi pespayeliklerine rağmen duruşumuzu bozmadık.
"LAF CAMBAZLIĞIYLA KİMSE SORUMLULUKTAN KAÇAMAZ"
Gece 03.27'de başlayan yangının haberi ulaşır ulaşmaz devletimizin tüm ekiplerini seferber ettik. Yaralanan 51 kardeşimizin sağlık kuruluşlarına intikali süratle gerçekleştirildi. Evlatlarını, sevdiklerini zamansız şekilde kaybeden vatandaşlarımıza yalnız olmadıklarını hissettirmek için gereken her şeyi yaptık, yapacağız. Facianın tüm yönleriyle araştırılması noktasında soruşturmaların süratle başlatılmasını sağladık. 8 kişilik heyet kuruldu. Bu heyet çalışmalarına devam ediyor. Gözaltı sayısı 28'e yükseldi.
78 canımızı bizden kopartan kimin sorumluluğu varsa hesabını sormak için gereken ne varsa yapmaktan çekinmeyeceğiz. Yargımızın görev alanına giriyorsa adalete teslim edeceğiz. En ince detayına kadar bu facianın soruşturulmasını temin edeceğiz. Laf cambazlığıyla kimse sorumluluktan kaçamaz, kaçamayacaktır. Sorumluluğu olan kim varsa hesap vereceği her sosyal medya mecrası değil bağımsız Türk mahkemeleridir.
"AHBAP-ÇAVUŞ DÜZENİYLE NE ZAMAN HESAPLAŞACAKSINIZ?"
Aç gözlü müptezellerin vatandaşımızın canını hiçe saymasına kesinlikle tahammülümüz yoktur. Kimse benim vatandaşlarımın hayatı üzerinde kumar oynayamaz. Kimse ağzı süt kokan sabileri, masum çocukları hırslarına kurban edemez. Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız. Buradan 8 gündür sorumsuz beyanatlarıyla ailelerimizin yaralarını deşen muhalefet aktörlerine şunu söylüyorum; Vicdanınız da mı yok, hiç mi utanmıyorsunuz. Bu milletin kederine ne zaman ortak olacaksınız? He konuyu siyasallaştırmaktan ne zaman vazgeçeceksiniz? İstismar siyasetinden ne zaman vazgeçeceksiniz? Veba gibi yayılan ahbap-çavuş düzeniyle ne zaman hesaplaşacaksınız?
21 Ocak'tan beri sizin sataşmalarınızı duymazdan geldik. Sağduyuyla davranmakta ısrarcı olduk. Bugün de empatiden insaftan yoksun kısır tartışmalara sürüklenmek istemiyoruz. Bazı gerçekleri hatırlatmayı görev biliyorum. İzmir'de 2 genç elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetti, görmezden geldiniz. Antalya'daki teleferik ekibinin sorumlularını kahraman ilan etmeye kalktınız. Utanmadan ahlaktan, sorumluluk almaktan bahsediyorsunuz. Hadsizlikler karşısında sessiz kalmayız. Bunları konuşmak mecburiyetinde kaldığımız için üzüntülüyüz."
"MUHALEFET BİZİMLE YARIŞAMAZ"
Kongre maratonumuzda sona doğru yaklaşıyoruz. 73 il kongremizi gerçekleştirdik. Gençlik Kongremizin 7.'sini muhteşem bir atmosferle icra ettik. Tüm il gençlik kolları başkanlarımıza, gençlik kolları merkez yönetim kurulu ekibimize teşekkürlerimi iletiyorum.
İktidarın alternatifi olması gereken muhalefet, ne hazırlık en zihniyet itibarıyla bizimle yarışacak siklette değildir. Siyasi kariyerleri dışında gözleri hiçbir şey görmüyor. Sayın Özel kırmızı kartla oyalanırken, eski genel başkan ilk sarı kartı kendisine gösterdi. Ne yapsalar boş. Mızrak çuvala sığmıyor. 'Turpların büyükleri heybede' bunu dediğimiz için rahatsız oldular. Niye? Çünkü durumlarını gayet iyi biliyorlar. Panikle yargı mensuplarımızı aileleri ve çocukları üzerinden tehdit edecek kadar muvazene etmeleri de bundandır. Para kulelerin, şişirilmiş konser faturalarının neye hizmet ettiğini herkes iyi biliyor. Vatandaşlarımızın bunları bakıp da siyasetten ümitlerini kesmesine müsaade edemeyiz. Cumhur İttifakı olarak daha fazla çalışarak muhalefetin eksikliğini bizim kapatmamız gerekiyor."