Gündem değiştirme veya gündem yaratma, siyasette son zamanlarda devamlı moda. Bu hareket şimdi isim değiştirme şeklinde kendini gösteriyor. Tunceli’nin Dersim, Hakkari’nin Çölemerik, Diyarbakır ‘ın ismi Amed olacakmış. Bu değişimlerin sonu
Gündem değiştirme veya gündem yaratma, siyasette son zamanlarda devamlı moda. Bu hareket şimdi isim değiştirme şeklinde kendini gösteriyor. Tunceli’nin Dersim, Hakkari’nin Çölemerik, Diyarbakır ‘ın ismi Amed olacakmış. Bu değişimlerin sonu nereye dayanır?
Şimdi isim değiştirme modası Manisa ve ilçelerine sıçradı. Masumane görüntü altında başlayan bir teklifle, Peker Mahallesi'nin adı Dervişali Mahallesi olsun istenmiş. Bu teklif art niyetsiz olabilir, önemli olan sonunun nereye gideceğidir. Yalnız burada şunu söyleyebilirim, bu teklifin en büyük dayanağı olan Dervişali Camisi , Peker Mahallesi sınırlarında değil, 1.Anafartalar Mahallesi sınırlarındadır.
Bülent Kar’ın belediye başkanı olduğu, benimde meclis üyesi olarak bulunduğum meclise, bir önerge gelmişti. Bu önerge ile Akgün Mahallesi'nin isminin Aynıali olarak değiştirilmesi istenmişti. Bu teklif karşısında söz alarak fikirlerimi belirtmiştim. Buna gerek olmadığını, bu işin vatandaşlara yıllar içinde maddi külfet getireceğini, devlete maliyetinin düşünülenin çok üstünde olacağını söylemiştim. Değişen ismin hemen unutulmayacağını, isimde oluşacak ikilem sıkıntısının yanlışlıklara neden olacağını söylemiştim. Doğru da düşünmüşüm. 25 yıl evvel Doğu Caddesi'nin de ismi meclis kararı ile değiştirilerek 8 Eylül Caddesi'ne, Ulupark’ın adı 8 Eylül Parkı'na dönüştürüşmüş. Fakat vatandaşın çoğu buraları hala Ulupark, Doğu Caddesi, Akgün Mahallesi olarak bilir. Demek ki mecliste isim değiştirmekle her şey bitmiyor.
O günkü meclisde, Ayn-ı ali teklifine art niyetsiz, fakat bana göre hatalı bir düşünce olarak bakmıştım. Günümüzde bu tekliflere bakarken yoğurdu üflemek geliyor içimden. Teklif sonrası Akgün Mahallesi'nin adı Ayn-ı Ali Mahallesi olduda, Akgünspor’un adı değişmedi. Bu teklifi yapanlara bunun nedenini sorduğumda "maliyeti vardı, değiştiremedik" diye cevap vermişlerdi. Vay ülkem vay demiştim, kulübün ismini değiştirirken ceplerinden çıkacak üç-beş lirayı düşünenler, devletin cebinden çıkacak milyonları düşünmüyorlar.
İsim değiştirme modası Demirci ilçemizde de hızla uygulamaya sokulmuş.
Bazı yerlerin isimleri değişmiş. Ahi Evran Sanayi Sitesi ilk değişen isim olmuş. Yuh diyeceğim içimden, küçük sanayi demek, esnaf demektir. Ahi Evran, esnaflığın düzenini hatta Osmanlı’nın devlet düzenini kuran kişidir. Bu ismi esnafla ilgili bir siteden, nasıl kaldırır bir meclis anlamıyorum.
Bana göre hata yalnız bununla bitmiyor. Kim olduğunu anlatmaya gerek olmayan MEHMET AKİF ERSOY gibi bir ismi meydandan kaldırıyorlar, yerine meydana ne ismi veriyorlar biliyor musunuz? "ÇERECE MEYDANI".
Demirci gazetelerinde belediye başkanının açıklaması olarak büyük puntolarla, "Artık bu meydana Mehmet Akif Ersoy Meydanı demeyeceğiz, Çerece Meydanı diyeceğiz" haberi var. Bu da beni derinden yaraladı. Yoksa, Yeni Türkiye'de Mehmet Akif’e ve İstiklal Marşı'na da mı yer yok?
Demirci; Mehmet Akif Ersoy isminin bir meydandan kaldırılması sana yakışmadı demek geliyor içimden.
Bununla da yetinmiyorlar. "HÜRRİYET Meydanı"nı da bir gece de "Düvenönü Meydanı" yapıyorlar.
Bu bir cahillik mi! Yoksa?!
Elinde yetki olanlar, yapacakları en masum işi bile iki kere düşünmek zorundadırlar. Dervişali teklifinin arkasından hangi mahalle, sokak, park ve cadde isimlerinin değişimi gelecek, bu değişimler ne sıkıntılar yaratacak, bunları ortaya atanlar sonuçlarını da çok iyi düşünmelidirler.
Başbakan yardımcımız Bülent Arınç'da Manisa’nın adının yerine Saruhan adını zikretmişti. Keşke büyükşehir oluşumu sırasında, Manisa’nın ilçe sınırlarını değiştirip Saruhan ismi olduğu yıllarda ki ilçe sınırlarına çekselerdi. Adı Saruhan olduğunda ilimizin sınırları içinde Menemen, Foça, Çandırlı, Dikili, Bergama gibi ilçeler de vardı. Bu ilçeleri tekrar ilimize bağlayabiliyorlarsa o zaman Saruhan adı düşünülebilir mi bilemem. Bildiğim geçen zamanın geri gelmediğidir.