HABER: ALİ GÖZEN
AK Parti Manisa 1. sıra milletvekili adayı Bahadır Yenişehirlioğlu, AK Parti Manisa İl Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenleyerek milletvekilliği adaylık sürecini değerlendirdi.
Aday gösterilmeden önce Siyaset defterini açmamak üzere kapatttığını belirten Yenişehirlioğlu, “Asla siyasetin kapağını açmayacaktım, 2 defa denedim olmamıştı. Belki o dönem çok üzülmüştüm hatta 81 oyla seçilememiştim. Seçilseydim Türkiye’nin en genç milletvekili olacaktım. Sonradan anladım ki olmamasında o kadar büyük hayır varmış ki, Allah bana başka kapılar açıyormuş. O dönem seçilseydim yazar ve aktör Bahadır Yenişehirlioğlu’nu tanımazdı bu coğrafya. Sayın cumhurbaşkanımızla çok eskiye dayanan bir hukukumuz var. Oğlumun isim babası, kızımın nikah şahidi. Birçok kimsenin görmediği özel çalışma odasına girip fotoğraf çektirecek kadar samimiyetim vardır. 61 yaşındayım tırnak ucu kadar bir talepte bulunmadım kendisinden. Samimi bir şekilde söylüyorum şahsi bir talebim Tayyip beyden hiç olmadı. Beklide o sebepten il başkanlığından bu döneme kadar kadim bir dostluğumuz var. Ben dostluklarımı dost olduğu için seviyorum. Menfaat kurarak dostluk kurmadım hayatım boyunca. Aday olmayı hiç düşünmedim. Tayyip Bey beni arayıp “Aday olacaksın kendi kontenjanımdan aday gösteriyorum” deyince yapacak bir şey yoktu açıkçası. Manisa için sorun olur mu? Hayır olmaz. Ben bu coğrafyada herkese dokundum. Mazimi herkes biliyor. Manisa’dan aday olunca ‘Tahsin Paşa memleketimden aday oluyor‘ olumlu reflex gördüm. Çünkü benim her şeyim burada” ifadelerini kullandı.
DAVANIN İÇİNDE BİR NEFER OLARAK ÇALIŞMAK BENİM VAZİFEMDİ
Bu seçimlerin sıradan bir seçim olduğunu düşünmediğini dile getiren Yenişehirlioğlu, şunları söyledi: “6’lı veya 7’li masa ve AK Parti arasında bir seçim olduğunu düşünmüyorum. Ben buna inanıyorum. ABD başkanı seçildiği gün ‘Artık ihtilaller ile Tayyip Erdoğan’ı deviremeyiz, muhalefeti bir araya getirip destekleyerek devireceğiz’ diyorsa kandildekiler Erdoğan’ın devrilmesi için beyanat veriyorsa, diğer terör örgütleri Cumhurbaşkanımızın devrilmesi için beyanat veriyorsa, böylesine bir dünyada benim Tayyip Erdoğan’ının yanında yer almamak gibi bir lüksüm olamazdı. Her şeyimi ve konforumu bırakıp bu davanın içinde bir nefer olarak çalışmak benim vazifemdi. Tayyip Bey beni 10.cu sıradan da gösterseydi aynı özveriyle çalışırdım.”
