Yaşamda olduğu eğitimde de iyi de kötü de, güzel de çirkin de, başarı da başarısızlık da, çalışkanlık da tembellik de var. Ödül ve ceza da var, motivasyonu sağlamalıdır en önemli konu budur.
Yaşamın her alanında olduğu gibi eğitimde de ödül çok önemli. Ödüllendirilmek, övülmek herkesin hoşuna gider elbette ki! Ödüllendirirken bunun adaletli ve kriterlere uygun olmasına, sadece maddi olmamasına, öğrencinin yaşına ve duygusal durumuna uygun olmasına, abartılmamasına dikkat etmek gerekir, diye düşünüyorum.
Ödül ve ceza motivasyonu sağlamalıdır en önemli konu budur, dedik. Peki ceza olmalı mı ya da nasıl ceza verilmeli?
Evet çocuğu asla ve asla mahrum bırakarak ceza olmamalıdır, teneffüse çıkarmama, beden eğitimi dersine çıkarmama ve benzeri, bunların etkili olduğunu düşünmüyorum.
Sınıfta eşyasını getirmeyen bir öğrencinin o günkü çalışmalara katılamaması çocuk için en büyük cezadır. Örneğin resim dersinde boya kalemlerini getirmediyse ona oradan buradan toplayarak vermek yerine, çalışmalara katılamamasının bir ceza olduğunu kavratmalıyız. Ya da spor ayakkabı gereken bir çalışmaya, gereken tüm eşyalarını getirmediyse bunun eksikliğini ve mahrumiyetini yaşamak çok daha büyük bir etki bırakacaktır çocuğunun zihninde ve kalbinde.
Ceza verirken net olunmalı ve kişi neden ceza aldığını bilmelidir bu arada. Anlık düzeltmeler ya da telafi istenmelidir.
Kazananların hep aynı, kaybedenlerin de aynı olduğu durumlarda ödül başarı, ceza da başarısızlık olurken öğrencilerde çaresizlik de başlamaktadır. Ödül alanların motivasyonu artarken geride kalanlar hep kaybetmekte, bu durumda rekabet duygusu da zedelenmektedir. Oysaki rekabet başarıyı tetikler, yarışacak bir rakibinizin olması sizi hep zinde tutar. Ama kazanan ve kaybedenlerin hep aynı olduğu bir düzende rekabet de etkisini yitirmiş olur. Dolayısıyla denge tüm bu süreçlerin sağlıklı işlemesinde en önemli unsurdur. Çocuklar bu sayede kimi zaman galip gelerek kimi zaman da mağlup olarak hem kazanmayı hem de kaybetmeyi yaşamış olurlar. Başarılarıyla mutlu olmayı, kayıplarında da bu duyguyla baş etmeyi öğrenirler. Bu sayede hayatın öğreticiliğinden de sonuna kadar faydalanmış olurlar.
Yaşamak ve her adımda kazandığımızı bilmek dileğiyle…
Hayat Öğretmen’e selam ve sevgilerimizle…