CHP lideri Özgür Özel, memleketi Manisa'nın Soma ilçesinde halk buluşmasında konuştu.

Özel’in konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:

Madenci kardeşim diyor ki biz iki asgari ücret alıyorsak bugün senin sayende alıyoruz. Allah senden razı olsun. Diyor ki iki gün hafta tatili olduysa senin sayende Allah razı olsun diyor. Ben de diyorum ki Soma faciasından sonra hep birlikte geldik, kaymakamlığın önünde oturduk. Kalkmadık taa Ankara’dan heyetler gelene kadar. Sözleri aldık, o sözler tutulana kadar Ankara'da Meclis’i kapattırmadık. Madencilere verilen sözler kısmen tutuldu. Ancak madenlerin güvenli olması, madenlerin güvenli olmadan açılmamasına yönelik sözlerin çok azı tutuldu ama o günden bugüne Türkiye’nin dört bir yanında, Ermenek’ten başlayarak en son İliç’e kadar yine madenciler emeklerinin karşılığını almak yerine hayatlarını veriyorlarsa eğer bu ülkede madencilerin ve emekçilerin daha verecek çok mücadelesi, yürüyecek çok yolu ve hep beraber elde edecek çok kazanımları olduğunu gösterir.

Seçim akşamı kimseyi susturmayacağım. Soma’ya halkçı belediyeciliği getireceğiz. Bu seçim akşamı bütün Türkiye Soma ve Manisa’yı konuşacak. Ben Özgür Özel olarak, Sercan Okur’a kefilim. Yanındayım, arkasındayım. Siz de yanında olun. Ona bu seçimi siz kazandıracaksınız.

ÇEDES TEPKİSİ

Bu memleketin yüzde 95’i Atatürk’le bir sorunum yok diyor. Biz de CHP olarak Atatürk’ün kurduğu partide siyaset yapmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Zaman zaman birileri Atatürk’ün adını anıyor ama çoğunlukla yaptığı icraatlar Cumhuriyet’in kurucu kadrolarına duydukları husumeti gözler önüne seriyor. ÇEDES diye bir uygulama var. Atatürk’e laikliğe karşı ne kadar adam varsa hepsi ÇEDES’i savunuyor. Biz de bu projenin ne kadar tehlikeli olduğunu söylüyoruz. Ne oldu biliyor musunuz İzmir İl Müftüsü ÇEDES projesi kapsamında küçücük çocukları aldı ve Kubilay’ın katilinin mezarına çocukları götürmüşler. Bütün Atatürkçülere herkese diyoruz ki bunlar gemiyi azıya aldılar. Kubilay’ın katlinin mezarına çocukları götürenlerden bu memlekete fayda gelmez. Ben diyorum Atatürk bize bunu öğütlüyor. Bana diyorlar sen ‘Atatürk’le nasıl konuşuyorsun. Atatürk öldü’ Devlet Bahçeli’ye söyledim, Atatürk Devlet Bahçeli için öldü ama bizim için ölmedi.

Dünyanın en pahalı uçağına para buluyor. En pahalı makam arabasına para buluyor. Dünyanın en pahalı sarayına para buluyor. Uçan saraya para buluyor ama emekliye para yok. Eğer emekliye para yoksa Erdoğan'a da oy yok. O emeklinin sesini duymaz, onun duyduğu ses zenginlerin sesi. Ancak ona sözümüzü duyuracağımız gün 31 Mart"

"KAMUFLAJ BİLAL ERDOĞAN'A, BURAK ERDOĞAN'A YAKIŞSAYDI"

"Hepimiz bu ülke için canımızı veririz. Ama Tayyip Erdoğan... Şehidin tabutunu elinin ucuyla tutmuş, bir elinde mikrofon, kerpiç briket bir ev, penceresinin camına naylon çekilmiş... Orada siyaset yapacak. Omzuna bir de Cumhurbaşkanlığı forsu 'Efendim Recep Tayyip Erdoğan'a kamuflaj ne de yakışmış' 7 tane gazete manşet atacak. Bir Erdoğan'a kamuflaj yakışacaksa Bilal Erdoğan'a, Burak Erdoğan'a yakışsaydı. 

"O KANUNUN ALTINDA BENİM İMZAM VAR"

Semih Balaban'ın vefası... Üç il başkanı aynı çatı altında Semih Balaban'ın vefası... Üç il başkanı aynı çatı altında

'Sizinkiler gibi bedelliyle çürük raporuyla kaçmayız' dedim. 'Özgür Özel bedellilerden oy istemiyor mu?' dedi. O kanunun altında benim imzam var. Bedelli askerlik yapan da normal askerlik yapan da bu ülkenin evladıdır. Bir dil sürçmesinden siyaset çıkarmaya çalışan Erdoğan'a şunu söylüyorum; Sen kendi evladına 'çürük raporu' alıyorsun da başkasının gariban çocuğu üzerinden niye siyaset yapıyorsun? Onu soruyorum onu!"