Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 27 Şubat ve 7 Mart tarihlerinde yaptığı denetimlerde Köfteci Yusuf firmasından alınan 27 Şubat ve 7 Mart tarihli numune örneklerinde domuz eti tespit edildiğini açıklanmıştı.

Ben, bakanlığın bu duyurusunu okuduğumda büyük şaşkınlık yaşadım. Çünkü bahsedilen firmanın Türkiye'de 280 şubesi var. 12 bin kişiyi istihdam ediyor. Neden böyle bir riske girsin ki? Düzenli olarak tüm denetimler yapıldığını bile bile neden domuz eti kullansın? Aptal olması lazım. Ki değil… Son derece zeki bir sahibi var.  

O halde neden?

Ve domuz eti bulmak sanırım öyle kolay da bir iş değil. Böyle markalaşmış, zincir şubeler açmış bir şirketin domuz eti kullanarak tüm şubelerini risk altına atması, hem hayatın hem ticaretin genel akışına aykırı.

Bu sonuca nasıl ulaşıldı?  Denetimi, analizi yapan bakanlık nasıl bu kadar emin olabiliyor?

Bu analiz raporunda belli ki bir hata var. Ya bir komplo, ya da bir kasıt, bir teknik sıkıntı var kardeşim.

Köfteci Yusuf neden böyle bir şeye tevessül etsin?

Firma yaptığı açıklamada bunu anlatmak için adeta çırpınıyor. Ve diyor ki: "Ürünlerimizde asla domuz eti kullanılmamıştır. Numune alma işlemleri esnasında hata yapıldı. Türkiye nezdinde 280 şubesi bulunan ve 12.000 personel istihdam eden şirketimiz nezdinde iddia edildiği gibi bir tağşiş yapılması mümkün değildir; zira bu büyüklükteki bir firmanın bahsedildiği gibi bir riski alması da hayatın olağan akışına da uygun düşmeyecektir."

DEVLET ELİYLE BU YAPILIR MI?

Türkiye'de hatta dünyada gelirlerinin neredeyse tamamı İsrail'e akıtılan onca firma var...

Gidin onları da denetleyin demiyorum. Asıl domuz eti onların menülerinde var da demiyorum.

Ancak onların bağlı olduğu ülkelere şöyle bir baktığınızda adamlar kendi milli markalarına devlet eliyle nasıl sahip çıkıyor, görün!

Elektronikte olsun diğer alanlarda olsun, kendi markalarını sahip çıktıkları gibi diğer markaları da yerle bir etmek için ellerinden geleni yapıyorlar.

Bundan 10-15 yıl önce Köfteci Yusuf diye bir markamız yoktu, şimdi var.

Ne zararı var?

Keşke tüm ülkelerde şubeler açabilse. Milli olan bir marka, hızla büyüyen bir marka, binlerce insana ve dolayısıyla yüz binlerce aileye ekmek sebebi olan Köfteci Yusuf'un tartışmalı raporla böyle bir ithama maruz bırakılması hangi aklın ürünü?  

Köfteci Yusuf gibi sıfırdan kurulmuş ve büyümüş bir milli markanın, bakanlığın bir analiz raporuyla yerle bir edilmesindeki amacı anlamakta güçlük çekiyorum.

Öyle bir analiz raporu doğru dahi olsa o şube ile ilgili işlem yapılır veya cezai işlem uygulanır.

İfşa edip, ilan edip, bunca insanın ekmeğini tehlikeye atmak nasıl bir resmi yöntemdir, biri anlatsın. Manyak mısınız siz? Ya da biz

Neden kendi ayağımıza sıkıyoruz?

Bu zincir şubeler kapanırsa 12 bin kişi işsiz kalacak! Sen şimdi ifşa yaparak buna sebep olduğunun farkında mısın?  

Çok net söylüyorum: Köfteci Yusuf gibi bir markanın 280 şubesi olan bir firmanın domuz eti kullanması mümkün değil. Hiçbir tüccar hiçbir ticaret erbabı hiçbir şirket kendi geleceğini bu şekilde riske atmaz. Bunun mümkünatı yok.

Ve bu bir yerli markamız olduğu için ben komplo veya kasıt olduğunu ama büyük ihtimalle analiz raporunda teknik hata olduğunu düşünüyorum ve buna eminim.

Hayatımda 2 veya 3 kez Köfteci Yusuf'a gittim.

Şunu samimiyetle söylüyorum Bundan sonra daha sık gideceğim. Bizim kendi içimizden çıkan markaların lezzeti de iyi kalitesi de güzel. Hiç olmazsa ödediğim paranın Filistin'de, Gazze'de soykırıma, katliama, çocukların gözyaşına gitmediğine eminim.