SEÇİME VAR BİR YIL, MANİSA NASIL BÜYÜKŞEHİR OLACAK? Yerel seçim tarihinin Ekim 2013’e çekilmesi neredeyse kesin. Yani şuan itibariyle seçimlere 13 ay var. Bu arada Manisa büyükşehir olacak. İyi de 13 ayda bu nasıl gerçekleşecek. Henüz ortada net bir çal

SEÇİME VAR BİR YIL, MANİSA NASIL BÜYÜKŞEHİR OLACAK?

Yerel seçim tarihinin Ekim 2013’e çekilmesi neredeyse kesin. Yani şuan itibariyle seçimlere 13 ay var. Bu arada Manisa büyükşehir olacak. İyi de 13 ayda bu nasıl gerçekleşecek. Henüz ortada net bir çalışma yok. Planlama var ama pratiğe geçmiş tek bir uygulama yok. Alınmış tek bir karar yok.   Nasıl büyükşehir olacağız? Merkezin ikiye bölündüğünü varsayarsak, bir de büyükşehir belediyesiyle birlikte toplam üç yeni belediyemiz olacak. Daha doğrusu önümüzdeki 13 ayda olacak bunlar veya olmak zorunda! Üç belediye demek üç yeni bina demek. Personel demek, otopark demek. Mevcut belediye binasının büyükşehir belediyesi olacağını varsayarsak ki buna hiç uygun değil,  en az iki sıfırdan belediye daha kurulacak. Peki iki belediyeye bina, araç gereç, personel nereden bulacağız? 13 ayda bütün bunları nasıl sağlayacağız? Tahminim şöyle; Manisa büyükşehir olur ki bu hakikaten gerekli. Ancak Ekim 2013’te bu karar birazcık kağıt üzerinde kalacak. İlk 2-3 yıl, belki de daha fazlası yine boşa geçecek. Planlamayı zamanında yapamadığımız veya işler yetişir deyip yetiştiremediğimiz için yeni belediyeler ilk 2-3 yıl kurulmakla uğraşacak. Her şey aksayacak. Geçiş süreci fazlasıyla sanıcılı olacak. Şehir, büyük şehir olurken küçülecek, daralacak. Sabırlar taşacak. Ve bunun faturası yine vatandaşa çıkacak. Çünkü işler yetişmeyecek. Görünen bu! Hazırlığımız yok ve biz her zaman ki gibi televizyonu almadan anteni almış bulunduk!  Umarım o anten bir an evvel işe yarar. Yoksa elimizde kalırsa maazallah! TERÖRİSTLERİN MANİSA GÜNLERİ Foça’daki terör saldırısının Manisa ile bu kadar ilgili olacağını kimse tahmin edemezdi. Biz, bu tarz haberleri verirken genelde Manisa ile ilgili bir detay ararız. Çünkü sonuç itibariyle Manisa’nın haber sitesiyiz. Meğer biz Foça saldırısıyla ilgili Manisa esprisi ararken teröristler Manisa’ya geliyormuş!!! Hatta İzmir Emniyeti’nin açıklamalarına bakılırsa 20 gün de Manisa dağlarında kalmışlar! İşin en kötü tarafı, Manisa’da keşif bile yapmışlar! Teröristlerden biri çatışmada öldü diğeri ise yaralı olarak ele geçirildi. Peki tehlike geçti mi? Teröristler olaydan 2 gün sonra Manisa’ya giriş yapıyorlar ve dağda saklanıyorlar. Hem de 20 gün! Bu nasıl oluyor? Olaydan önce olsa anlarım. Ancak olaydan sonra herkes alarmdayken adamlar Manisa dağlarında temiz hava, bol güneş keyif yapmışlar.       Bu bir güvenlik zafiyeti değil de nedir? Manisa dağlarının güvenliği kime emanet?   Saçma bir soru daha; Dağda şuanda kalan terörist var mıdır? Allah korusun, Manisa’da keşfi yapılan noktalara bir saldırı planlanıyorsa bunu önleyecek bilgiye, istihbara ne kadar sahibiz? Açıkçası ciddi şüphelerim var. Umarım korktuğumuz başımıza gelmez. Son bir hatırlatma. İstihbaratın en önemli parçalarından birisi de vatandaşın kendisidir. Herkes gördüğü en ufak şüpheli bir durumu polise bildirmeli. Polisin veya jandarmanın her yeri kontrol edemediği bu son olayda açıkça görülmüştür.   "GENEL KURMAY BAŞKANI"NI ELEŞTİREBİLME HÜRRİYETİ! Afyonkarahisar’daki korkunç kaza yüreğimizi yaktı. Kahrolduk. Günlerdir bu olayı konuşuyoruz. Manisa’dan bir şehidimiz var. Allah geride kalanlara sabırlar versin. Şehitlerimizin mekanı cennet olsun. Olayın ardından yaşananlar ise düşündürücü. Özellikle Genel Kurmay Başkanı Necdet Özer’in Afyonkarahisar’ı ziyareti sırasında ilin valisinin verdiği hediyeyi alması ciddi tepkilere ve eleştirilere neden oldu.  Necdet Özer de “O an reaksiyon gösteremedim” diyerek aslında insani bir halden bahsetti. Ve hakarete varan eleştirilere üzüldüğünü ifade etti. Herhalde bundan 10-15 yıl önce olsa kimse ülkenin Genel Kurmay Başkanı’na, yani “Paşa”ya bu eleştirileri yapmak bir yana, yan gözle bile bakamazdı. Bugün ise manşet üstüne manşet atılıyor.  Sanırım güzel ve doğru olan da bu…