Daha bir kaç yıl önce, siyasi çıkar onu gerektirdiği için 'analar ağlamasın'dı.  Şimdi anlaşılıyor ki  gerçi o zaman da belliydi de kimsenin umuru değil anaların gözyaşları. Varsa yoksa rant. Ama siyasi, ama ticari, ama nefsi artık her neyse, sonuç:  K

Daha bir kaç yıl önce, siyasi çıkar onu gerektirdiği için 'analar ağlamasın'dı.  Şimdi anlaşılıyor ki  gerçi o zaman da belliydi de kimsenin umuru değil anaların gözyaşları.

Varsa yoksa rant. Ama siyasi, ama ticari, ama nefsi artık her neyse, sonuç:  Kandan para kazananların tuzağında ülke.

Ortadoğu cehenneminin göbeğinde, hiç sönmeden yanan alevlerin dibinde cumhuriyet değerleri sayesinde yıllarca cenneti yaşamış bir ülkeydi Türkiye.

Gelinen noktaya bakın bir de.

Hariciyeci olmadığım için dış politika, dahiliyeci olmadığım için iç politika eleştirme cüretini gösterecek değilim, ama sade bir vatandaş olarak her şeyi sorgulayabilirim elbet.

Çok da var soracak sorum, muhtemelen cevaplarını veremeyecek olduğunuz.

Ve Fakat umurumda değil ne iç politikanız, ne dış politikanız.

Umurumda olan tek şey gözyaşları, şu sizin aslında hiç umurunuzda olmayan anaların.

2011'de yazdığım bir yazıda belirtmiştim, bir kez daha belirteyim;

'Cehenennem gibi bir hayat nasıldır?' diye sorsanız tereddütsüz 'babaannemin kiydi' derim.

Bir şehit annesi olan Babaannemin.

Bilemezsiniz beyler, anlayamazsınız, bu yazı da dokunmaz hiç bir şekilde taşlaşmış yüreğinize biliyorum ama bir umut.

Belki bir kişi, tek bir kişi, varsa aranızda evlat acısıyla sınanmış biri.

Okur mu?, ucundan  bile olsa anlar mı?, duyar mı?, hisseder mi?

Bir umut işte benimkisi.

Doğurmadınız beyler. Kendinizden, canınızdan bir parçayı 'öldüm!' dediğiniz bir noktada ve ölme pahasına getirmediniz dünyaya.

Kabul.

Fakat engel mi doğurmamış, büyütmemiş olmanız ateşin düştüğü yeri nasıl yaktığını, ne yakması kavurduğunu biraz olsun anlamaya?

Böylesi bir acıda, gözyaşlarının su değil, benzin olduğunu kavramaya yetmiyor mu sizin insanlığınız?

Yeryüzünde yavrusu öldürülen her ananın, sonsuz bir cehennemi yaşadığının farkında değil misiniz sahiden?

Nasıl bir taş yürektir bu? Nasıl bir dünya hırsıdır sizdeki?

Ve en önemlisi kan hazımsızlık yapmıyor mu sizde?

Soru çok, kimilerinin cevabı var, kimilerinin yok.

Gerçekte ne için ölündüğünün ya da öldürüldüğünün cevabı yok mesela.

Çünkü akan kardeş kanı.

Ne hazin, ne acı, ne manasız bir şey bu.

Aynı coğrafyada doğan, aynı ya da benzer ninnilerle, masallarla, öcülerle büyüyen çocukların daha henüz hayatın ne olduğunu bile anlamadıkları bir yaşta birbirlerini öldürmesi ağırınıza gitmiyor mu sizin?

Dokunmuyor mu size?

Acıtmıyor mu sizi?

Yeter!

Yetti!

Yetsin!

Bitsin artık.

Durdurun şu savaşı.

Kazananı olmayan ve olmayacak olan şu savaşı durdurun.

Beraberce haykıralım, başka bir şey gelmiyor elden.

HAYIR!

SAVAŞA HAYIR!

ŞİDDETE HAYIR!

TERÖRE HAYIR!

YETTİ ARTIK HAYIR!!!